Davacı vekili dava dilekçesinde; akıl hastalığı yanında Türk Medeni Kanununun 406. maddesi gereğince mal varlığını kötü yönetme sebebiyle de vasi atanmasını istemiş olup, resmi sağlık kurulundan rapor alınarak ilgilinin akli durumu değerlendirilmiş, ancak malvarlığını kötü yönetme, savurganlık iddiası yönünden herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmamış olduğundan vesayete ilişkin hükümlerin kamu düzenine ilişkin bulunması nedeniyle mahkemece, kendiliğinden bu yönde araştırma ve inceleme yapılması, tarafların tüm delillerinin toplanması gerekeceği-
Velayeti elinde bulunduran annenin çocuğa karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsakladığı, olayda velayetin kaldırılması koşullarının gerçekleştiği, bu nedenle davalı anneden velayetin kaldırılarak çocuğa vasi tayini için ihbarda bulunulması gerektiği-
Vasi tayini için kişinin mal varlığının kötü yönetildiğinin tespitinin gerekeceği-
Türk Medeni Kanunu’nun 419/2. maddesinde gerek duyulduğunda henüz ergin olmayanların da kısıtlanmasına karar verilebileceğinin, ancak kısıtlama kararının ergin olduktan sonra sonuç doğuracağının hükme bağlandığı-
Hukuki ehliyetsizliğin kamu düzeni ile ilgili olduğu gözetilerek önemine binaen öncelikle incelenmesi, tarafların bu yönde bildirecekleri tüm delillerin toplanması, varsa davacıya ait sağlık kurulu raporları, hasta müşahede kağıtları, reçeteler vs. istenmesi, tüm dosyanın 2659 sayılı Yasanın 7 ve 16.maddeleri hükümleri gereğince Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi, akit tarihinde davacının ehliyetli olup olmadığı yönünde rapor alınması, ehliyetsiz olduğu belirlendiği takdirde davacı tarafından sunulan feragata ilişkin dilekçenin hükmünün olmadığının gözetilmesi, diğer taraftan vasi tayini ve husumet izni alınması için (T.M.K.'nun 405.maddesi hükmü gereğince) gerekli işlemlerin yapılması ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde ise;feragat ile ilgili olarak verilen dilekçenin öncelikle hadise şeklinde bu hususun değerlendirilmesi ve araştırılması; gerçekten davada feragat beyanı içeren dilekçenin hata ve hile ile düzenlendiği saptanırsa iddia ve savunma doğrultusunda araştırılıp incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekeceği-
8. HD. 14.02.2019 T. E: 2018/15848, K: 1489-
Akıl hastasının ayırt etme gücü olmadığı, davranışlarının iradi kabul edilemeyeceği ve fiillerinden dolayı kusurlu sayılmayacağı, boşanma davasının reddedilmesi gerektiği-
Yetki belgesine dayanılarak açılan mirasçılık belgesi verilmesi istemli davada; davacı yanında her türlü delile başvurma yetkisi bulunan mahkemenin, gerekli araştırma ve soruşturmayı yaparak oluşan duruma göre karar vermesi gerekeceği-
Psikotik bozukluk nedeniyle kısıtlanan davalı kocanın davranışları iradi olmadığından kusurlu da olamayacağından kocanın kusuru nedeniyle boşanmaya karar verilemeyeceği-
Vasi atanmasına dair yabancı ilamın tenfizinde görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.