Borçlu şirketle davacı 3. kişi şirketin aynı iş kolunda faaliyette bulunmaları, borçlu şirketin ticari ikamet adresini değiştirdiği tarih ile 3. kişi şirketin haciz mahallinde şube açma tarihlerinin birbirine çok yakın olması, borçlu şirketin yeni adresinde herhangi bir faaliyetinin bulunmaması, borçlu şirketin haciz mahallinde kullandığı telefonun 3. kişi şirket tarafından devralınması, haciz mahallinde hazır olanın, borçlu şirketin eski yetkilisinin babası, 3. kişi şirketin çalışanlarından ...'ın da kardeşi olması, borçlu şirketin yakın dönemdeki birçok çalışanının aynı kişiler olması karşısında, yapılan satış ve devir işlemlerinin alacaklılardan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlemler olduğu, borçlu şirket ile davalı 3. kişi şirket arasında sıkı bir organik bağ bulunduğu gerekçesi ile davacı alacaklının isihkak iddiasının reddine ilişkin açtığı davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu- Davacı alacaklı tarafından, tazminat talebinde bulunulduğundan, buna ilişkin her hangi bir karar verilmemesinin isabetsiz olduğu-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ...