Davan terditli olarak açılmış olsa da dilekçede davanın “alacak davası” olduğu hususu açıklanarak dava değeri üzerinden harcın yatırıldığı, bunun üzerine mahkemenin celsesinde davanın alacak davası olarak görülmesi yönünde karar tesis edildiği ve bu kapsamda da mahkemece hesaplanan eksik harcın da tamamlandığı, davalıların bu husustaki itirazlarının mahkemece reddedildiği ve kesin karara bağlandığı, davanın “alacak davası” olarak görülmeye devam edildiği, bu itibarla da ortada hakkında karar verilecek bir “itirazın iptali” talebi kalmadığı ve davanın “terditli dava” olmaktan çıktığı yönündeki maddi hata düzeltim talebinin 6100 sayılı HMK’nın 111/2 maddesinde düzenlenen “Mahkeme, davacının asli talebini esastan reddetmedikçe, fer’i talebi inceleyemez ve hükme bağlayamaz.” hükmü karşısında reddine karar vermek gerektiği- İstinaf Mahkemesinin kararı özetlenirken yazılan “... eş rızasının alınmadığı...” yönündeki ibare ve Daire ilamında geçen “.... 06.07.2012 tarihinde akdedilen sözleşmeyi kefil olarak imzalayan davalıların eş rızasının alınmadığı ve...” yönündeki belirlemenin eş rızalarına dair belgelerin dosya arasında bulunduğunun anlaşılmasına göre maddi hataya dayalı olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin bu yöne ilişkin maddi hata düzeltim talebinin kabulü ile Dairemiz bozma ilamındaki maddi hatanın giderilmesine karar vermek gerektiği-

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 30.01.2020 tarih ve 2019/... E. - 2020/... K. sayılı kararın duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davalılar H. A., A. A., H. A. ve M. A. vekili tar ...