Dava konusu taşınmaz üzerinde nar fidanlarının bulunduğunun, nar fidanlarının yaklaşık 2/3’ünün yeni dikilmiş olduğunun ve topraktan kolayca ayrıldığının, 1/3’ünün ise daha eski olduğunun ve toprakla bütünlük arz ettiğinin, yine taşınmaz içerisinde tek katlı yeni bir binanın bulunduğunun gözlemlendiği keşif zaptına yazılmış ise de kamulaştırma işlemlerinin başladığı sırada hazırlanan kıymet taktir komisyonu raporunda dava konusu taşınmaz üzerinde yapı bulunduğuna dair bir bilgiye yer verilmediği anlaşılmakla birlikte taşınmazın bulunduğu köyün nüfusu, yapıların niteliği ve köy yerleşim yerine uzaklığı, yapıların bulunduğu arazilerin tarla vasfında olduğu dikkate alındığında davalıların eyleminin taşınmazın kamulaştırma bedelini arttırma amaçlı bir tasarruf niteliğinde bulunduğu, kaldı ki yerel mahkemenin birçok kararında yapılan keşifler sırasında bazı yeni evlerde üst kata çıkmak için merdiven bulunmadığının, bazı evlerde musluklar olduğu halde su tesisatının olmadığının, evlerin iç cephe boyalarının yapılmadığının, tarlaların ortasına içi duvarsız ve sütunsuz çok geniş yapıların inşa edildiğinin, yine tarlalarda poşeti dahi çıkarılmadan dikilmiş fidanların bulunduğunun, bu fidanların poşeti çıkarılmış olsa bile hiçbir sulama sisteminin bulunmadığının, bazı fidanların toprakla bütünleşmediğinin açıkça ifade edildiği, dolayısıyla ortada dürüstlük kuralına aykırı davranarak haksız kazanç elde etme amacının var olduğu ve eylemin TMK’nın 2. maddesine aykırılık teşkil ettiği, bu yönü ile taşınmaz üzerine yapılan yapılara bedel verilmesinin mümkün olmadığı- "Mülkiyet hakkının karşı tarafın hakkını engeller mahiyette olması durumunda hakkın kötüye kullanımından söz edilebileceği, somut olayda ise böyle bir kötüye kullanımın bulunmadığı" şeklindeki görüşün HGK. çoğunluğu tarafından kabul edilmediği, yerel mahkemenin "taşınmaz üzerinde bulunan yapılar için ayrıca bedel verilmesinin hukuka uygun olmayacağı" gerekçesiyle verdiği direnme kararının yerinde olduğu-

Taraflar arasındaki “kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Siirt 2. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 25.02.2014 gün ve 2013/529 E., 2014/222 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi ...