İİK.nun 277 vd maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davalarında, davalı üçüncü kişinin “borçlu ile alacaklı arasındaki icra takibinin muvazaalı olduğunu” ileri sürmesi halinde, mahkemece bu iddianın incelenmesi gerekeceği, çünkü iptal davasının dinlenebilirlik koşullarından birisinin de tasarrufta bulunan kişinin “borçlu” durumda olması, başka bir deyişle alacaklının gerçekten “alacaklı” sıfatını taşıması gerektiği–
Dava, "danışıklı (muvazaalı) satış işleminin iptali ile taşınmazın davalı adına tescil edilerek alacağın alınmasına olanak sağlanması" istemine ilişkindir.
Davacı, "davalı SS Özuyum Konut Yapı Kooperatifi ile anlaşarak 413 parselin 48/128 payını s ...
Aynı doğrultuda
İlgili bağlantılar