Davanın, senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkin olduğu, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda davalı kayıtlarında bulunan tediye makbuzu altındaki imzanın karbonlu nüshası üzerinde bulunan imzanın davacı eli ürünü olduğuna dair veri bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dava konusu senet ile ilgili davacının 31.05.2013 tarihli celsede, “…Ben dava ve takip konusu senedi 2007 yılında ilk ticari ilişkiye geçtiğimiz sırada almış olduğum 13.000 TL’lik avansa istinaden verdim, ancak sonrasında ürün teslim ettim herhangi bir borcum kalmadı…” şeklinde beyanda bulunduğunun anlaşıldığı, davacının bu beyanında avans ödemesinden sonra mal teslim ettiği ve dava konusu senedin de bu kapsamda davalıya verildiğini iddia ederek ispat yükünü üzerine aldığından mahkemece dosya kapsamı ile örtüşmeyen yazılı gerekçeye istinaden davanın kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olup bozmayı gerektirdiği-

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gere ...