Orman niteliğindeki taşınmazda yer alan muhdesatta, mülkiyet hakkının ihlali bakımından da inceleme, araştırma ve değerlendirme yapılarak, davalı mülkiyet sahibi Hazine'nin, davacının bu haksız kullanımına karşı suskunluk ve eylemsizliği var ise bunun davacıyı meşru bir beklenti içerisine sokup sokmadığı konusunda, Mahkeme görüşünün ortaya konulması, yine, ağaçların yaşları ve taşınmazın kadastro tespit tarihi de değerlendirilerek on yıllık hak düşürücü sürenin gözönüne alınması, ayrıca, kamu yararı kararının ilan süresinin bitiminden itibaren, kamulaştırılacak taşınmazların üzerine yapılan sabit tesisler ile dikilen ağaçların bedeli, kamulaştırma bedelinin tespitinde dikkate alınmayacağı hususu da göz önüne alınarak, kamulaştırma ilan tarihi ve bir kısım ağaçların yaşlarına göre, kamulaştırma tarihinden önce mi yoksa sonra mı dikildiğinin tespit edilmesi, son olarak tarafların dilekçelerinde tanık deliline dayandığı dikkate alındığında taraflara tanık listesi sunması için süre verilerek, tanıkların dinlenmesi ve tüm bunların sonucuna göre bir hüküm kurulması gerektiği-

Ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Gölbaşı (Adıyaman) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.02.2018 tarihli ve 2017/504 Esas, 2018/23 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş olup, Mahkeme hükmüne karşı, davacı vekili taraf ...