Kavramlar
belirsiz alacak
katkı payı
kişisel mal
alacak davası
tanık beyanı
fazlaya ilişkin haklar
yazılı yargılama usulü
Mahkemece hükme esas alınan hesaplamada her iki taraf içinde başkonsolosluktan temin edilen emsal gelir tablosundan doğrudan yararlanılması yerinde olmadığı gibi emsal alınan gelir miktarı ile davacı kadının dosya içinde yer alan evraktaki gelir miktarı arasında fark bulunduğu, davalı erkeğin gelir evraklarının getirtilmemesi, dosyada mevcut olan ve davacının gerçek gelir miktarını gösterir evraktaki bilgiler yerine konsolosluk tarafından bildirilen ve dosya kapsamı ile örtüşmeyen emsal gelirlerin hesaplamaya esas alınmasının doğru olmadığı, taşınmazdaki katkı payı alacağı hesabı yönünden öncelikle dosyaya evlenme tarihlerinden başlayarak dava konusu taşınmazın edinildiği tarihi de kapsar şekilde davalı erkeğin gelir evraklarının getirtilmesi gerekeceği, sonrasında davacının mevcut ve davalının dosyaya alınacak gelir evrakları üzerinden tarafların katkı payı alacağına ilişkin dönem bakımından kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi hükmü uyarınca aileyi geçindirme yükümlülüğü ve tarafların sosyal konumları gereği kişisel giderleri de göz önünde bulundurularak, dava konusu taşınmazın alım tarihi itibariyle eşlerin her birinin ayrı ayrı toplam gelirleri içinde yapabilecekleri tasarruf miktarının belirlenmesi, toplam tasarruf miktarı içerisinde davacının katkı oranının bulunması gerekeceği-
Tahkikatın bitiminden sonra tarafların iddia ve savunmalarını ıslah yolu ile dahi değiştirmeleri mümkün değil ise de, mahkemece davacı tarafın tahkikatın bitimi öncesinde ileri sürdüğü bu taleplerinin hiçbiri hakkında değerlendirme yapılmaması nedeniyle tahkikat aşamasının sona ermediği gözden kaçırılarak, usul ve kanuna, hukuki dinlenme hakkına aykırı şekilde tahkikat aşamasının sona erdiğinden bahisle sözlü tahkikat aşamasına geçildiğinin bildirilmesi ve devamında da davacı tarafın tahkikat aşaması sona erdikten sonra talebini artırdığı gerekçe gösterilerek ......... tarihli dilekçede yazılı miktar artırımının reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K ...