Mahkemece karar gerekçesinde; davalı tarafından takip dosyasında takibe konulan senedin, teminat senedi olmayıp davacının açık sebebi ile işverene borçlu bulunduğu tutar karşılığı düzenlediği senet olduğu anlaşıldığından menfi tespit davasının reddine; davacının borçlu olduğunu bilmesine rağmen yaptığı itirazın kötüniyetli olması sebebi ile %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği, ancak söz konusu tazminat konusunda hüküm kurulmaması hatalı olup bu durumun hüküm ile gerekçe arasında çelişki oluşturduğu, mahkemece bu şekilde çelişkili karar verilmesinin, 10.04.1992 tarih ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararına ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'nun 298/2. maddesine aykırı olduğu-

Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin Ağustos/2006- Temmuz/2011 döneminde, davalıya ait sigara pazarlama/dağıtım işyerinde ücretli olarak plasiyer pozisyonunda görev yaptığını, davacının çalıştığı iş kolunda çalışanlardan işe başlama ...