6183 sayılı Kanunun 28/2. maddesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında, "borçlu" ile "üçüncü kişi" arasında yapılan satışta, edimler arasında "aşırı fark" (tapudaki satış bedeli ile gerçek değeri arasında bir misli ya da daha fazla fark) bulunması ve bu farkın (ya da; taşınmazın tasarruf tarihindeki bilirkişilerce saptanan gerçek değerinin) ödendiğinin üçüncü kişi tarafından "yasal ve inandırıcı delillerle" kanıtlanamaması halinde, mahkemece, tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmesi gerekeceği–

Hükmüne uyulan bozma ilamında, Mahkemece davacının yaptığı takiple ilgili asıl alacak ve tüm ferilerini kapsayacak miktarla sınırlı olarak cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli olmadı ...
Aynı doğrultuda