Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine-
Belirsiz alacak veya tespit davası açıldıktan sonra, yargılamanın ilerleyen aşamalarında, karşı tarafın verdiği bilgiler ve sunduğu delillerle ya da delillerin incelenmesi ve tahkikat işlemleri sonucu (örneğin, bilirkişi ya da keşif incelemesi sonrası), baştan belirsiz olan alacak belirli hâle gelmişse, davacının, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabileceği-Davacı vekili dava dilekçesinde açıkça belirtmek sureti ile belirsiz alacak davası açmış, bilirkişi raporuyla maddi tazminat miktarının belirlenmesi üzerine dava ile talep ettiği tazminat miktarını arttırmış olduğundan davacının belirsiz alacak davası açtığının kabulü gerektiği- "Dava konusu olayda değişen ve gelişen bir durumun söz konusu olmadığı, maddi tazminatın, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin talep hakları saklı tutularak kısmi dava olarak talep edildiği, zamanaşımı süresi dava dilekçesi ile talep edilen maddi tazminat yönünden dava tarihinde kesilerek, bakiye alacak miktarı yönünden işlemeye devam edeceği" şeklindeki Özel Daire Bozma kararının hatalı olduğu-
Davacının iş sözleşmesi ihbar tazminatı içermeyen ikale sözleşmesi ile sona erdiğinden ve ikalenin irade fesadına dayandığı da iddia ve ispat edilemediğinden kıdem tazminatının ikalede ödemeye esas alınan farkının hüküm altına alınması gerektiği-
Uyuşmazlığın konusunu işçinin hizmet sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranışın oluşturduğu, iş sözleşmesi devam ederken; özen borcuna aykırı davranış nedeniyle verilen zararın tazmini talepli davalarda, iş mahkemelerinin davaya bakmakla görevli olduğu-
İşveren tarafından yüklenici işçilerine ödenen işçilik alacaklarının rücuen tahsili için açılan davada davalılar mecburi dava arkadaşı olmadığından her bir davalı için sorumlu olunan miktar ayrı ayrı belirlenip tahsil hükmünün de ayrı ayrı kurulması gerekeceği-
Sefer sayısı ve sefer başı sefer priminin tespiti yolu ile belirlenecek sefer priminin normal ücretin bir parçası kabul edilerek tüm alacak kalemlerine ilişkin hesaplamaların buna göre yapılması gerektiği- Aynı mesai sistemine tabi olunan, davalının aynı işveren olduğu önceki bir emsal davada kabul edilmiş olan yaz aylarında haftada 18 saat fazla mesai, kış aylarında haftalık 9 saat fazla mesai tespitinin bu dosyada da kabulü ile sonuca gidilmesinin, kışın 18 saat fazla mesainin kabulüne göre daha doğru olduğu- Fazla mesai ücretinin hesaplanmasında, davacının sefer primi ücretinin aylık garanti ücretine dahil edilerek bulunacak ücret meblağının esas alınması gerektiği; bu şekilde bulunacak normal ücret üzerinden fazla mesai ücretinin sadece %50 zamlı kısmının hesaplanması gerektiği-
Uyuşmazlığın somut olayda davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının kamu tüzel kişisi olup olmadığı ve 6772 sayılı Kanun’un 1 inci maddesi kapsamına girip girmediği; buradan varılacak sonuca göre davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanamayacağı noktasında toplandığı-
Davacının çalıştığı okulun vakfa mı şirkete mi ait olduğunun açıklığa kavuşturulması gerekeceği, davalı vakıf ve adı geçen şirket arasında asıl işveren-alt işveren, iş yeri devri veya iş sözleşmesinin devri gibi bir hukuki ilişki bulunup bulunmadığı araştırılıp ortaya konulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Özel Dairenin ikinci bozma kararında belirtilen araştırmaların yapılmasının gerekip gerekmediği-
11. HD. 28.12.2022 T. E: 2021/8735, K: 9577
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.