Dava konusu kredinin faizinin ‘fahiş’ olup olmadığı hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgi ile çözümlenmesi gereken bir konu olduğu, HUMK m. 275 uyarınca bu gibi durumlarda bilirkişi dinlenemeyeceği-
TPMK YİDK kararının iptali ile tescili halinde markanın hükümsüzlüğü istemi-
11. HD. 06.01.2020 T. E: 2019/1584, K: 73
Davalı kurum kararının iptali istemi-
Dava konusu edilen markaların aynı sınıflarda tescilli olmaları karşısında taraf markaları arasında 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında karıştırılma ihtimalinin bulunup bulunmadığı-
11. HD. 05.09.2022 T. E: 2021/1254, K: 5483
Markaya konu ibarenin birden fazla sözcüğün bir arada yazılarak oluşturulması halinde, ayırt edici unsur değerlendirmesi ve tüketicilerin markayı ne şekilde algılayacaklarının ayrıca belirlenmesi gerektiği gibi, karıştırma ihtimali değerlendirilirken; markaların ilk kısımlarının son kısımlarına göre daha çok göze çarpacağı ve tüketicileri etkileyeceği- Taraf markasındaki işaretlerin 556 s. KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında benzer olduğu kabul edilerek, markalar arasındaki aynı ve ilişkili mal ve hizmetler yönünden bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiği-
Tanınmışlık ve kötüniyetli tescil iddialarına dayalı olarak davalı markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine istemi-
Marka hükümsüzlüğü istemi-
Gerek mülga 1086 sayılı HUMK 382 ve devamı maddelerinde gerekse yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 294 vd. maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceğinin ve sonrasında kararın nasıl yazılacağının etraflıca hükme bağlandığı, yargılamanın açık bir şekilde yapılmasının ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesinin ilke olarak kabul edildiği, bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazının kabil olarak kurulması ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekeceği, aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanının zedelenmiş olacağı, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği gibi, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında da çelişki bulunmaması yasal bir zorunluluk olup, HMK'nın 298/2. maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağının düzenlendiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.