766 sayılı Yasa’nın 28/4 maddesine göre, komisyon kararının ilgililere tebliğinin gerektiği, itiraz üzerine tapulama komisyonunca feragat nedeniyle itirazın reddine taşınmazın tespit gibi tesciline kararın ilgililere tebliğine ve 30 günlük itiraz süresinin beklenmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, yapılan kesinleştirme işleminin ve buna ilişkin komisyon kararının yasa hükümlerine aykırı olduğundan hukuki sonuç doğurmayacağı, bu nedenle davacı yönünden kadastro tespitinin henüz kesinleşmediğinin kabulünün gerekeceği, tapulama tutanağı henüz kesinleşmediğinden hak düşürücü sürenin işlemeye başlamayacağı-
Tespite itiraz edilmiş olsa da, olmasa da, komisyonca kadastro tespiti değiştirilmiş bulunsa da, bulunmasa da askı ilanı suretiyle kişilere duyurulmuş olan tespite karşı itiraz eden ya da etmeyen, herkesin askı ilanı süresi içerisinde kadastro mahkemesine dava açabileceği, askı ilanının, tespitin ya da tutanağın askı ilanından evvel kesinleşmesini önleyeceği, askı ilanı tarihlerinin kadastro mahkemesine herkes bakımından sınırlama olmaksızın dava açabilecek günler olduğu, böylece herkesin süratle kadastro mahkemesinde hakkını arayabileceği, aynı parselle ilgili farklı kişiler yönünden aynı anda farklı mahkemelerin görev yapamayacağı, aynı parsele ilişkin yargılamada bütünlüğün de sağlanmış olacağı, askı ilanı müessesesi tespit ve tutanakların kesinleşmesini önlediği için, askı ilan süresi içerisinde açılan davalarda genel mahkemelerin görev yapmasının mümkün olmayacağı-
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik yoksa da, feragat nedeni ile reddedilen davada, davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması ile taşınmazın tutanak aslının dosya içerisinde bulunduğu anlaşıldığından hüküm kısmında tutanak aslının başka bir nolu dosya içerisinde bulunduğunun belirtilmesinin hatalı olduğu-
Orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraza-
Kadastro tespitine itiraza-
Resmi kayıtlara ve fiili duruma aykırı düşen bilirkişi ve tanık sözlerine değer verilemeyeceği-
Bir taşınmazın toprak tevzii komisyonunca mera olarak tahsis edilmiş olmasının, evveliyat itibariyle de mutlak surette mera olarak kabulüne yeterli olmadığı; ancak, bu durumda kişilerin o yerdeki zilyetliklerinin sona ereceği, taşınmazın kadim meradan tahsis edilmemesi halinde mera olarak tahsis edildiği tarihe kadar kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinme koşullarının gerçekleştiğinin (hak sahipleri tarafından) ileri sürülebileceği-
Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyulması sonunda kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğünün meydana geleceği-
Kural olarak ifraz yoluyla oluşan tapu kayıtlarının kapsamının sağlıklı olarak belirlenebilmesi için 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü de dikkate alınarak müfrez kayıtların kapsamının ifraz yoluyla oluşan tapu kayıtlarının dayanağı haritaların yerine uygulanması yoluyla belli edileceği, öte yandan müfrez kayıtların kapsamının da kök tapu kaydı kapsamı içinde aranmasının zorunlu olacağı-
Kadastro tespitine itiraza-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.