Çekişmeli taşınmazın evvelinin çalılık vasfı taşıdığı ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17 nci maddesi gereğince iktisap edilebilen yerlerden olduğunun anlaşıldığı- Dosya arasında yer alan, ziraat mühendisi, harita mühendisi ve orman bilirkişi raporlarının içeriğinden ve raporlara ekli fotoğraflardan, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde ekim-dikim yapılmadığı ve ekonomik amaca uygun herhangi bir tasarrufun da bulunmadığı kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıkça gözlemlendiği gibi, 1981 ve 1992 tarihli hava fotoğraflarında dava konusu taşınmaz üzerinde herhangi bir tarımsal faaliyetin yapılmadığı, sabit sınırların bulunmadığı, taşınmazların doğal görünümünde oldukları tetkik edilmiş, yine raporlara ek fotoğraflardan, dava konusu taşınmazın kullanılmayan vaziyette olan komşu parseller ile toprak yapısı ve bitki örtüsü bakımından benzerlik ve bütünlük gösterdikleri, aralarında herhangi bir ayırıcı unsurun da bulunmadığı anlaşılmış; 2004 ve 2009 tarihli hava fotoğraflarında ise taşınmazın üzerinde yapı gözüktüğü belirtilmişse de öncesi imar ihyaya muhtaç olan yerlerin ev bahçesi, avlusu, arsası gibi amaçlarla kullanımının ekonomik amaca uygun zilyetlik sayılamacağı hususu karşısında, çekişmeli taşınmaz bölümünde davalı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığının anlaşıldığı-

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adl ...