İlamda müvekkil (asil) adına hükmedilmiş olan avukatlık ücretinin ancak müvekkil (asil) adına takibe konulabileceği- İlamın vekil vasıtasıyla takibe konulması halinde, icra dairesince ayrıca vekil için “icra vekalet ücreti” takdir edilmesi gerekeceği-
Şikayete konu icra dosyasında örnek 4-5 icra emri ile istenilmesi gereken bir işin yapılması (muhdesatın kali) ve vekalet ücreti, yargılama giderlerine ilişkin taleplerin (2) nolu icra emri ile istenilmesinin yerinde olmadığı-
İlamın «el atmanın önlenmesine» ilişkin olup «tahliye» hakkında hüküm içermemesi halinde, borçluya tahliye istemli icra emri gönderilemeyeceği–
‘Ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna’ ilişkin icra mahkemesine yapılan başvurunun ‘şikayet’ niteliğinde olduğu–
Şikayet dilekçesinde fahiş faiz talep edildiği, faiz hesaplamasının doğru olmadığı yönündeki iddiaların duruşma açılıp, gerektiğinde bilirkişi incelemesi ile sonuçlandırılması gerekeceği-
Borçlunun kendi borcu sebebiyle yine kendisine ait taşınmazını, alacaklıya kesin borç ipoteği şeklinde ipotek ettirdiğinin, anılan ipoteğin süresiz olarak kurulduğunun anlaşıldığı, bu durumda, alacaklının, borçluya takip öncesi ihbarda bulunması zorunluyken, ihbar olmaksızın, borçlu aleyhine ipoteğe dayalı ilamlı takip başlatılmış olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, o halde, mahkemece; şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar vermek gerekeceği-
‘Velayetin anneye bırakıldığına’ dair ilamın, ‘çocuk teslimi’ni de içerdiğinden, kesinleşen boşanma ilamında müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmiş olması halinde, alacaklının (annenin) bu ilama dayalı olarak borçluya ‘çocuk teslimine ilişkin ‘örnek: 3 nolu icra emri’ni göndermesi gerekeceği–
İlamda hükmedilen ücreti vekaletinin avukata ait olduğu tartışmasız ise de, ödenmeyen avukatlık ücreti ancak asil adına takibe konularak tahsil edilebileceğinden, İcra takibi de vekil vasıtasıyla yapıldığına göre alacaklı yararına İİK'nun 138. maddesi uyarınca avukatlık ücreti hesaplanacağından, takipte, icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık olmadığından, mahkemece icra vekalet ücretine yönelik şikayetin reddi gerekeceği-
Yöntemine uygun hesap kat ihtarı tebliği bulunmadığından, şikayetçi borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra emri gönderilmek suretiyle takip yapılmasının mümkün olmadığı-
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinin iptali istemine ilişkin uyuşmazlıkta; tarafların aralarında düzenlemiş oldukları bedelli ipoteğin kesin borç (ana para) ipoteği niteliğinde olmadığı, bu nedenle İİK'nun 149. maddesinin uygulanmasının mümkün bulunmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.