Sıra cetveline yönelik itiraz ve şikayetin, sırasına itiraz edilen alacaklı yerine borçlu hasım gösterilerek, karara bağlanamayacağı-
Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse, icra dairesinin “sıra cetveli” düzenlemesi gerekeceği; haciz koyduran alacaklıların “sıra cetveli düzenlenmeksizin ihale bedelinin paylaştırılması kararı” nın iptali ile sıra cetveli düzenlenmesini talep etmekte hukuki yararının bulunduğu-
İcra memurunun takdir yetkisinin, İİK mad. 82 kapsamında malın haczi kabil olup olmadığı ile sınırlı olup, icra müdürünün bunun dışında, haczi istenen mal veya hakkın üçüncü kişiye ait olduğu gerekçesiyle haciz talebini reddetme yetkisi olmadığı- Üçüncü kişinin istihkak iddiasında bulunabileceği veya diğer haciz alacaklısının, ilerde yapılacak sıra cetveline itiraz veya şikayet niteliğindeki başvurularında hacze iştirakın geçerli olmadığının ileri sürülebileceği-
İİK. 206/I uyarınca akdi ve kanuni rehin haklarının, ancak bedeli paylaşıma konu malın aynından doğan vergi alacaklarından sonra rüçhanlı olduğu—
«Rehnin geçersizliğine ilişkin itirazın, sıraya yönelik bir itiraz olup, icra mahkemesinde çözümleneceği—
Şikayetçi vekilinin, bedeli paylaşıma konu taşınmazın üzerindeki ipoteğin kapsamına şikayetçinin kredi riskinden kaynaklanan diğer alacaklarının da dahil olduğu, bu nedenle satış bedelinin tamamının müvekkili bankaya ödenmesi gerektiği iddiasına dayalı olarak sıra cetvelinin iptaline yönelik istemi, alacağın hesaplanmasına ve kapsamına, diğer anlatımla takip hukuku kurallarının yanlış uygulamasına yönelik olup; şikayetçi vekilinin müvekkili bankanın veya şikayet olunanın alacağının hiç ya da gösterilen miktarda bulunmadığına yönelik olmadığından itirazın, alacağın doğumuna ve esasına yönelik olmadığı, bu durumda mahkemece, icra mahkemesinin görevli olduğu- Mahkemece, karar tarihinde yürürlükte olan HMK'nın 114/1-c maddesi hükmü uyarınca göreve ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle, şikayetin anılan 115/2. madde hükmü uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yürürlükte bulunmayan 1086 sayılı HUMK'nın dava şartı öngörmeyen göreve ilişkin 7 ve 27. madde hükümlerine uygun olarak gerekçede, "bu itirazı inceleme yetkisi ve görevi ........ Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğundan mahkememizin görevsizliğine'' ve hüküm fıkrasında "mahkememizin görevsizliğine" ifadesine yer verilmesinin doğru olmadığı-
Uyuşmazlık, sıra cetveline itiraza ilişkin olup, vekalet ücreti mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğundan ve alacağın aslı ile ilgili bir ihtilaf bulunmadığından, icra memurunun belirlenen bu ücreti sıra cetvelinde dikkate alıp almayacağı hususu takip hukukuna ilişkin olup, icra mahkemesince işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Bankacılık Kanunu gereği üyelerinin bir kısmı, Fon'un gösterdiği adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen müflis bankanın, iflas idaresinin kararının iptali talepli davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu-
İcra Müdürlüğü'nce yapılan maaş hacizlerinin ve yapılması gereken kesintilerin İİK'nın 355. madde hükmü uyarınca bildirilmesi üzerine, borçlunun çalıştığı kurumca düzenlendiği anlaşılan ve maaş hacizleri ile ilgili yapılan sıralamanın İİK'nın 140/1. maddesinde tanımlanan sıra cetveli niteliğinde olduğundan söz edilemeyeceği- Mahkemece, davanın muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğunun kabulü ile ispat yükü yönünden genel ilkelere uygun olarak uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.