Haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde borçlunun haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak, bu hakkından vazgeçebileceği-
«Mal Beyanında Bulunmama» Suçu (İİK. 337/I) - İflâs kararının verilmesiyle, müflis aleyhindeki takiplerin duracağından ve iflâs kararının kesinleşmesi ile bu takipler düşeceğinden, mal beyanında bulunmamış olan müflisin İİK 337'ye göre cezalandırılamayacağı (Hakkında "iflâs kararı" verilmiş olan sanığın (borçlunun=müflisin) "mal beyanında bulunma" suçundan dolayı cezalandırılamayacağı)–
Haciz tutanağında "borçlunun haczi kabil malının bulunmadığının" ya da "borçlunun borcu karşılayacak yeterli malının bulunmadığının" belirtilmiş olması halinde, bu tutanağın "aciz vesikası" sayılacağı (niteliğinde olacağı)–
Belediyenin hacze konu banka hesabının havuz hesabı niteliğinde olması halinde, borçlu belediyenin haczedilmezlik hakkından açıkça feragat etmiş olacağı- Belediye Kanununda 6552 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceği ve bu tarihten sonra icra müdürlüğünce borçlu belediyeye -5393 s. Belediye Kanunu mad. 15/son uyarınca- borca yetecek mal göstermesi için muhtıra tebliğ edilmeden, "doğrudan" haciz konulmasının usulsüz olduğu-
“Ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi” için yapılan şikayet dilekçesinde “gecikmiş itiraz”dan bahsedilmiş olmasının önem taşımayacağı–
İİK. 337a'da düzenlenmiş olan suçun oluşabilmesi için; "sanığın tacir olması" ve "ticaret hayatından çekilirken, İİK'nun 44. maddesindeki yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması" gerektiği–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.