Anlaşmalı boşanma ile iştirak nafakası istenilmemiş olsa bile sonradan bu istemin gündeme getirilebileceği; velayet hakkı kendisine verilen tarafın her zaman için karşı taraftan iştirak nafakası talep edebileceği-
HGK. 02.05.2019 T. E: 2017/2-3067 , K: 512-
Davacıya, boşanma kararının verildiği tarihten sonra, 506 sayılı Kanun hükümleri uyarınca ölen babasından yetim aylığı bağlandığı, Kurum yoklama memurlarının davacıya ait adreste yaptıkları tespit üzerine düzenledikleri rapor doğrultusunda, davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı gerekçesiyle bağlanan ölüm aylığının kesildiği, uyuşmazlık konusu yetim aylığının iptali işlemi 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra gerçekleşmiş olduğundan anılan Kanunun Geçici 1.maddesinin uygulanamayacağı-
Davalı Kurumun 20/02/2014 tarih ve 2890415 borç bildiren işlemin iptaline, borçlu olmadığının tespitine-
Anlaşmalı boşanma koşulları oluşmadığı halde Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi gereğince anlaşmalı boşanma kararı verildiği ve bu kararı ilgili taraf temyiz etmeyerek, karar kesinleşmişse; tarafların boşanmanın fer'i olan nafaka ve tazminatlar konusunda da anlaşmış olduklarının kabul edileceği, sonradan kesinleşen bu kararın anlaşmalı boşanma niteliğinde olmadığından sözedilerek; boşanmanın fer'i (eki) olan nafaka ve tazminatlar için ayrıca dava açılması durumunda davanın dinlenemeyeceği-
COVİD-19 salgını sebebiyle 7226 Sayılı kanun geçici 1. madde ve 29/04/2020 tarih , 2480 Sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile tüm adli süreler 13/03/2020 tarihinden itibaren 15/06/2020 tarihine kadar durdurulduğundan davalı vekilinin 20/03/2020 tarihli temyiz talebinin süresinde olduğunun kabulüyle bölge adliye mahkemesinin 23/03/2020 tarihli ek kararının bozularak kaldırılmasına karar vermek gerektiği-
Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılmasında davacının bankadan emekli olduğunun, aylık 1400 TL. emekli maaşının olduğunun, ailesi ile birlikte oturup kira ödemediğinin, davalının ise ev hanımı olup 300 TL. kira ödediğinin anlaşıldığı, kaldı ki, anlaşmalı boşanma davasının üzerinden de bir yıllık bir sürenin geçtiği, günümüz ekonomik koşullarına göre davalının aldığı nafaka ile geçinmesinin ancak mümkün olabileceği, hatta ödediği kira da düşünüldüğünde çalışmasının da zorunluluk arz edeceği-
Davacının TMK 166. maddesine dayalı anlaşmalı boşanma davasının, davalı istemi kabul etmediğinden çekişmeli boşanma davasına dönüştüğü ve bu davada davacı yanca yoksulluk nafakası talebinde bulunulduğu, anlaşmalı boşanma davasında talep edilmeyip, çekişmeli boşanma davasında talep edilen nafakanın kabulü ile davacı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekeceği-
Taraflar arasında boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin protokol imzalanmış ise de bu protokolün, aile mahkemesinde boşanma davası yargılaması sırasında değerlendirilebilmesi için taraflarca, anlaşmalı boşanma davasında protokol hükümlerinin uygulanmasının duruşma hakiminden istenilmesi ve protokol içeriğini tekrar ederek bu konudaki beyanlarının imzaları ile tasdik edilmesi gerekli olduğu; boşanma davasında hükme esas alınmayan protokolden dolayı yapılacak talepleri inceleme görevinin genel mahkemenin görevine girdiği-
Mahkemelerin sair kararlarının yanı sıra somut olayda bir işin yapılmasına ya da belli bir meblağın ödenmesine ilişkin olmak üzere verdiği eda hükmü içeren kararlarının ilamlı icraya konu edilebileceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.