“Mülkiyeti saklı tutma sözleşmesi” nin –MK. nun 764. maddesi uyarınca- noterde düzenlenerek özel sicile tescil edilmemiş olması halinde “kesin satış sözleşmesi” hükümlerine tabi olacağı, dava konusu taşınır malların alıcıya teslimi ile mülkiyetin de alıcıya geçmiş olacağı-
İflasın açılmasının, borçlu aleyhine haciz yoluyla yapılan takiplerle teminat gösterilmesine ilişkin takipleri durduracağı, kararının kesinleşmesi ile bu takiplerin düşeceği-
Yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin mahkemece talep şartı aranmaksızın re’sen karara bağlanması gerekeceği-
Dava konusu hacizli taşınır mallar üzerindeki haczin kaldırıldığı anlaşıldığından, "konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği-
Somut olayda, davacı alacaklı tarafından üçüncü kişi Bankanın, istihkak iddiasının kaldırılması talep edilmiş ise de, uyulan bozma ilamında, İİK'nın 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi itiraz niteliğinde olup, uyuşmazlığın istihkak prosedürünü düzenleyen İİK’nın 96-97 maddelerindeki yazılı kurallara göre çözümlenmemesi gerektiği belirtildiğinden açılan istihkak davasının reddi gerekirken, HMK'nın 26. maddesine aykırı olarak talep dışına çıkılarak İİK'nın 89.maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Davacının dava dilekçesinde yemin deliline dayanmış olması halinde bunun “kesin delil” niteliğinde sayılacağı-
İstihkak davasının duruşmasına iki tarafın da gitmemesi halinde, «dosyanın işlemden kaldırılmasına» karar verilmesi gerekeceği–
Mahkemece, muterizin ihtiyati haciz kararının ve yapılan icra takibinin tarafı olmadığını, üçüncü kişi sıfatıyla ihtiyati hacze itiraz etmek mümkün ise de somut olay bakımından yapılan itirazın kanunda sınırlı olarak sayılan itiraz nedenleri arasında bulunmadığı iddiaların istihkak davasına konu olabileceği belirtilerek itirazın reddine karar verilemeyeceği-
İstihkak davalarının amacı, hacizli mal üzerinde üçüncü kişinin iddia ettiği hakkın, maddi hukuka göre mevcut olup olmadığının tespit edilmesi olmadığı, aksine bu davalarda, haczedilen belli bir mal üzerinde cebri icranın cereyan edip etmeyeceğinin belirlenmesinin amaçlandığı, yani istihkak davasının sadece takip hukuku alanında ve derdest somut icra takibi bakımından sonuç doğuracağı-
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı noktasında toplandığı ve kira sözleşmesinin araştırılması gerektiği, böyle bir sözleşmenin varlığı ve geçerliliği sabit olduğu takdirde, anılan sözleşmeye değer verileceği, bu durumda davalı şirketin taşınmazı tasarrufunun haksızlığından söz edilemeyeceğinden, yapılması gereken işin, davalının savunması, temyiz itirazları, temyiz dilekçesine ekli dosya içerisinde yer alan kira sözleşmesi ve yine dava dışı ... ...’ın dava konusu taşınmazdaki davalı şirkete yaptığı hisse devri hep birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi olması gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.