Yabancı mahkeme kararının tanınması istemi-
Uyuşmazlığın, 1-Bölge adliye mahkemelerince takdir edilen maddi-manevi tazminat miktarlarına ilişkin temyiz talepleri hakkında, Yargıtayca yapılacak incelemenin niteliği ve tazminat miktarları yönünden Yargıtayın temyiz olunun kararı bozup bozamayacağı,2- Somut olayda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının çok olup olmadığı noktalarında toplandığı-
Şirket tüzel kişiliklerinin, şubelerin işlemlerinden hukuken sorumlu olduğu, buna göre mahkemece davacının tanıma ve tenfize ilişkin talebinin kabulü gerektiği-
İcra takibinin dayanağı olan ilamda kart hamiline ait kredi kartının haksız kullanımı nedeniyle banka ve işyerinde yapılan harcama bedellerinin iadesi istemine ilişkin .. TL .’nin faiziyle davalıdan tahsil ile davacıya ödenmesine karar verilmiş olduğundan, menfi tespite ilişkin olmayan ve eda hükmü içeren bu ilamın kesinleşmeden icra edilebileceği-
8. HD. 28.03.2018 T. E: 2015/22186, K: 10163-
1956 tarihli Nafaka Alacaklarının Yabancı Memleketlerde Tahsiline İlişkin sözleşmenin, nafaka yükümlülüğüne ilişkin yabancı ilamların, ilamın verildiği devlet dışında sözleşmeye taraf diğer bir devlette doğrudan icrasına imkan vermediği- Nafaka yükümlülüğüne ilişkin yabancı ilamın Türkiye'de icra edilebilir olması için tenfiz kararı verilmesi gerektiği- Nafaka yükümlülüğü konusundaki yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizi isteğine ilişkin uyuşmazlıkta, hem Türkiye hem de kararın verildiği Almanya'nın taraf olduğu Lahey Sözleşmesi hükümlerinin gözetilmesi gerektiği-
Konusu ve tarafları aynı olan yabancı mahkeme kararının tanındığı ve kararın kesinleştiği bu nedenle kesin hüküm teşkil edeceği-
TBK. mad. 19 uyarınca dava açılabilmesi için, İİK. mad. 277 vd uyarınca açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak, davacının kesinleşmiş bir alacağının varlığı ön koşul değilse de, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olması için davalıdan bir alacağının olmasının gerektiği- Mahkemece, davacının açtığı katkı payı alacağı davasının sonucunun beklenmesi gerektiği-
Yabancı ülke mahkemesinde davaya konu nafaka davasını açan davalının eşi ve ortak çocukların annesi olan davacının bu kararın tenfizinde hukuki yararı bulunduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.