Dava, uygulama kadastrosuna itiraza ilişkin olup, uygulama kadastrosunun amacı, tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim (tersimat) ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermektir. Uygulama kadastrosuna itiraz davaları, kadastro faaliyetinin yöntemine uygun yapılıp yapılmadığının denetlenmesine yöneliktir. Mahkemece öncelikle, davacı tarafa, davada ilgili kamu tüzel kişisi konumunda bulunan ... Belediye Başkanlığını ve.... Belediye Başkanlığını davaya dahil etmek üzere süre verilmeli, bundan sonra dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmalı, bu şekilde taraf teşkilinin sağlanmasından sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm delilleri toplanmalı, ayrıca yukarıda belirtilen belge, harita ve fotoğraflardan eksik olanların dosya arasına getirilmesi suretiyle dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve taraf tanıkları ile harita ya da jeodezi mühendisi sıfatına sahip önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu eliyle yeniden keşif yapılmalıdır.
Sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmalar nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespitinin talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesinin zorunlu olduğu- Kuruma karşı dava açılabilmesi için Sosyal Güvenlik Kurumu'nca taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş olması gerektiği ve müracaatın bir dava şartı olduğu-
Mahkemece, sıra cetveline karşı hak düşürücü süre içinde şikayette bulunulmadığı gerekçesiyle, süreye ilişkin şikayet şartı noksanlığı nedeniyle HMK'nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasının incelenmesinin doğru olmadığı- Mahkemece şikayetçiye sıra cetvelinde kendisinden önce gelen ve pay ayrılan alacaklılara husumet tevcihi yönünde HMK'nın 119/2. maddesi uyarınca kesin süre verilip bu alacaklıların da davaya dahil edilmesi, şikayet dilekçesinin tebliğ edilerek, taraf teşkilinin sağlanması, varsa savunma ve delilleri değerlendirilerek şikayetin incelenmesi gerekeceği-
Davacı alacaklının icra takibindeki alacağının, cari hesap sözleşmesine dayalı olarak alındığı belirtilen çeklere dayalı olduğu bu durumda cari hesap üzerinde inceleme yapılmadan başka bir ifade ile takip dayanağı çeklerin vadeli olarak düzenlenip düzenlenmediği belirlenmeden tasarrufun borcun doğum tarihinden önce yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı- Şirketin bir ortağı için takibin iptal edilmiş olmasının, diğer ortak hakkındaki takibin de ortadan kalktığı anlamına gelmeyeceği-
Ticari satım sözleşmesine aykırı davranıldığı iddiasıyla oluşan maddi-manevi zararın tazmini istemine ilişkin davada, karşı davadaki menfi tespit talepleri, tamamen asıl davaya cevap mahiyetinde hususlar olup, asıl davada zaten değerlendirileceğinden ayrı bir dava konusu teşkil etmeyeceği açık olup, davacının menfi tespit taleplerinde hukuki yararı bulunmadığı- Karşı davanın esasında sadece tazminat istemine ilişkin olduğunun kabulü gerekeceğinden, arabuluculuğun dava şartına tâbi olacağı, öte yandan davacının menfi tespit talepleri de olduğu kabul edilse dahi, bu talepler yönünden davanın tefriki doğru olmayacağından, bu davanın her durumda arabuluculuk dava şartına tâbi olduğunun kabulü gerekeceği-
22. HD. 27.03.2019 T. E: 2017/21222, K: 6805-
Ayıplı mal davası-
Davada, davalının ruhsal rahatsızlığı ileri sürülmüş ve bu iddia dosya arasındaki bir kısım delille de doğrulanmış olduğundan, mahkemece yapılacak iş, davalının vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması ve bu hususun bir ön sorun sayılarak sonucuna kadar yargılamanın bekletilmesi gerektiği-
Mahkemece, dava açıldığı tarihte İİK'nin 96/1. maddesi uyarınca üçüncü kişi şirketin geçerli bir istihkak iddiası bulunmakla birlikte, davalı üçüncü kişi şirket vekilinin şikayet dosyasında "mahcuzların müvekkili şirkete ait olmadığı" beyanı karşısında, başlangıçta var olan dava şartının davanın devamı esnasında ortadan kalktığı nazara alınarak dava şartı noksanlığından davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Şikayetçi borçlu şirkete satış ilanının "tebliğ evrakı adreste işyeri yetkilisi olduğunu beyan eden ehil ve reşit olan ................ imzasına tebliğ edildi" şerhi ile 13.12.2021 tarihinde tebliğ edildiği görülmüş olup, Bölge Adliye Mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere ............. Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına göre satış ilanı tebliğ tarihi itibariyle borçlu şirket yetkilisinin adı geçen kişi olmadığı, borçlu şirket yetkilinin hangi sebeple mutat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olup olmadığı tespit edilmediğinden satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.