Tazminat davası-
Hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunda, davacının kaza nedeniyle malul kalmadığının, 4 ayda iyileşebileceğinin bildirildiği, davacının kaza tarihi itibari ile çalışmadığı, 4 aylık geçici iş göremezliğinin bulunduğu, davacı tarafından dava dilekçesinde 3 aylık iş göremezlik için aylık kazanç 600,00 TL olarak bildirilerek bu bedelle ve bu süre ile davacının kendini bağladığının gözetilmesi gerektiği, 6100 sayılı HMK'nun 26/1. maddesindeki "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir" düzenlemesi göz önünde bulundurulduğunda; davacı tarafın talebi aşılarak aylık 1.150,00 TL kazanç üzerinden 4 aylık 4.600,00 TL geçici işgöremezlik tazminatına hükmolunmasının doğru olmadığı-
Tazminat davası-
Hayat sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkin davada, davacıların murisinin dava dışı bankadan kredi kullandığı, davalı tarafından 12/02/2008 tarihinden geçerli olmak üzere davalı nezdinde hayat sigorta poliçesiyle sigortalandığı, muris F. K. ile taraflar arasında 12/02/2008 tarihli poliçe akdedildiği sırada sorulan sorular boş bırakılmışsa da başvuru formunun en altında, bütün sorulara eksiksiz cevap verdiği, sağlık beyanında yanıtlanmayan sorulara hayır şeklinde cevap verip tamamen sağlıklı olduğunu beyan ettiğini kabul edip imzaladığı, muris, poliçenin akdinden önce geçirdiği rahatsızlığı ve gördüğü tedaviyi poliçenin tanzimi sırasında bilerek gizlemiş olup bu konudaki sorulara olumsuz cevap verdiğinden poliçe genel şartlarının C.2/2.2. maddesi uyarınca teminat dışında kalan talebin reddi gerektiği-
Davacılar desteğinin ölümü nedeni ile Borçlar Kanunu'nun 45. maddesi (6098 sayılı BK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemi-
Enflasyon ve buna bağlı olarak oluşan döviz kuru, mevduat faizi, Hazine bonosu ve devlet tahvili faiz oranlarının sabit yasal ve temerrüt faiz oranlarının çok üstünde gerçekleşmesi, borçlunun yararlanması, alacaklının ise zarara uğraması sonucunu doğurduğundan borçlunun borcunu süresinde ödememekte, yargı yoluna başvurulduğunda da yargı süresini uzatma gayreti göstermekte; böylece yargı mercilerindeki dava ve takipler çoğalmakta, yargıya güven azalmakta, kendiliğinden hak alma düşüncesi yaygınlaşarak kamu düzeni bozulmakta, kişi ve toplum güvenliğini sarstığı- Mülkiyet hakkı kapsamındaki alacağının enflasyon karşısında önemli ölçüde değer kaybına uğratılarak ödendiği anlaşıldığından başvurucuya şahsi olarak aşırı ve olağan dışı bir külfet yüklendiğinden mahkemelerinin başvurucunun zarara uğradığını ayrıca ispatlaması gerektiği yönündeki katı yorumu nedeniyle somut olay bakımından kamunun yararı ile başvurucunun mülkiyet hakkının korunması arasında kurulması gereken adil dengenin başvurucu aleyhine bozulduğu-
HUMK.’un 440/III–3. maddesinin açık ve amir hükmü uyarınca, yerel mahkemenin Hukuk Genel Kurulu’nun, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesinin doğru olmadığına ilişkin bozma kararına karşı, karar düzeltme yoluna başvurulamayacağı-
Trafik kazası nedeni ile ödenen tedavi giderlerinin hayat sigorta sözleşmesine istinaden rücuan tahsili istemi-
Tazminat davası-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat istekleri-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.