Davanın K.maraş Belediye Başkanlığı hasım gösterilmek suretiyle açıldığı ve yargılama sırasında yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun hükümleri uyarınca da K.maraş Büyükşehir Belediye Başkanlığının davalı olarak muhatap alınması gerektiği-
Hukuki işlemlerin doğuracakları sonuçların, tarafların açıkladıkları iradeye göre tesbit olunması gerektiği- Taraflarca açıklanan iradelerin kesinlik taşımamaları halinde hukuki işlemlerin gerçek niteliklerinin saptanmasının hakime düşen bir görev olduğu- Somut olayda dayanılan sözleşmelerde ödenmesi gereken para bağımsız bölümün görünen ve bilinen niteliklerine göre belli edildiği- Belirlenmesi özel bilgiyi gerektiren arsa payının yanlış gösterilmiş olmasının gerçek durumu değiştirmeyeceği ve bu durumda, bağımsız bölümlere ilişkin arsa payları denkleştirilirken bir ivaz ödenmesi gerekmeyeceği-
3. HD. 05.10.2021 T. E: 2020/10652, K: 9529-
Kişisel hak mahiyetinde olan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi tapu siciline şerh edilmediği sürece 3. kişiler açısından ayni etkinlik ve aleniyet kazanmayacağı- Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin, tapu siciline şerh edilmesi halinde İİK'nın 277 vd. maddelerindeki İptal davasına konu edilebileceği-
Şufa bedelinin süre verildikten sonraki duruşma gününe kadar depo edilmesinin mümkün olacağı-
TTK'nun 687. maddesi hükmü gereği keşideci borçlunun, lehtara karşı ileri sürebileceği def'ileri (senedin tüketici senedi olarak verilmesi nedeni ile 4077 sayılı Tüketici'nin Korunması Hakkında Kanun'un 6/A maddesi gereğince nama yazılı düzenlenmesi gerektiği iddiasını) takip alacaklısına karşı ileri süremeyeceği hususu nazara alınarak istemin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, tapu iptal tescil ve tazminat istemleri-
TMK'nun 701 ve 702. maddeleri gereğince davacının tek başına 3. kişilere karşı aktif dava açma olanağının bulunup bulunmadığının tartışılması gerektiği, davacı taraf kadastrodan önceki hukuki nedene dayandığı, ancak taşınmazların dip muris olan hangi şahıstan geldiğinin açıklanamadığı, bu nedenle söz konusu parsellerin kadastro öncesi elbirliği mülkiyet hükümlerine tabi bulunup bulunmadığı, tüm kayıt malikleri ile ölenlerin mirasçılarının aynı dip murisin mirasçıları arasında yer alıp almadıkları, Mahkemece belirlenmediğinden, davanın sonuçlanması bakımından şu aşamada olayı nitelendirme yapma olanağının bulunmadığı-
30.01.2012 tarihinde açılan eldeki davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107. vd. maddeleri hükmü gereğince belirsiz alacak davası olduğu, davacı vekilinin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ecrimisil talebinde bulunduğu halde, yanılgılı değerlendirme ile davacı vekilinin ıslah dilekçesine karşılık davalı vekilinin yapmış olduğu zamanaşımı itirazının dikkate alınarak ıslah tarihi itibariyle bir kısım ecrimisil talebinin zamanaşımına uğradığından bahisle davacı taraf yararına eksik ecrimisile hükmedilmiş olmasının doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.