Davacının dava dilekçesi ve oturumdaki beyanları ile dosyada mevcut harici satış senetlerinde dava konusu taşınmaz üzerinde TMK.nun 713/1 maddesi ve 3402 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde düzenlenmiş olan yirmi yıl aralıksız ve çekişmesiz kazanmayı sağlayan zilyetlik koşulu gerçekleşmediği gibi alıcıların dava konusu taşınmazı mevki ve sınırları itibariyle uyan 29.12.1997 tarihli harici satış senedin alıcıları ve davacının oğullarının taşınmazı davacıya devrettikleri veya babaları adına vekaleten taşınmazı aldıkları konusunda bilgi ve belge mevcut olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulmasının doğru olmadığı, böyle bir durumda davacının TMK.nun 996. maddesi uyarınca satıcı ile alıcıların eklemeli zilyetliklerinden yararlanması olanağının bulunmadığı, bundan ayrı bağımsız zilyetliğinin de 20 yıla ulaşmadığı-
Medeni Kanunun 706. Borçlar Kanununun 213 ve 238. maddeleri gereğince tapulu taşınmazların temlikinin genel kural gereği resmî şekil-de yapılması zorunlu ise de; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b. maddesinin bu kuralın istisnasını oluşturduğu (Kural olarak tapu dışı satımlar geçersiz (MK.705) ise de, ancak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde tapu dışı satıma geçerlilik tanınabileceği) -
E.tmanın önlenmesi ve yıkım isteği-
zilyedliğin korunmasına ilişkin -MK. 981- 984- 897’den kaynaklanan- davaların sulh hukuk mahkemelerinde (HUMK 8/II-3) görüleceği-
Taşınmazın harici satışına ilişkin sözleşmenin iptali doğrudan taşınmazın aynına yönelik bulunduğundan görevli mahkemenin taşınmazın dava tarihindeki değerine göre saptanacağı-
Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
Dava konusu taşınmazın tahsis hakkına dayanılarak davalıların murisi adına tescil edildiği, davacının haricen düzenlenen senetle tahsis hakkını devraldığı, tapulu yerin haricen satışının geçersiz olduğu gerekçesiyle tapu iptali, tescil talebinin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu- Sözleşmenin konusu, tapuda kayıtlı bir taşınmazın satışına ilişkin bulunduğundan, TMK. mad. 706 ve TBK. mad. 213 'e göre resmi şekilde düzenlenmemiş bu sözleşmeye dayanılarak mülkiyet aktarımı istenemeyeceği ancak davacının geçersiz olan bu sözleşmeyle davalıların malvarlığına geçirdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak talep edebileceği-
Davacıların miras bırakanının kayıt malikinin ölümünden itibaren taşınmazda malik sıfatıyla zilyet olduğu bildirildiğine göre, satış senedinin olmamasının mülkiyeti kazanmayı engellemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.