Dosya kapsamında Av..........’ın istifa ettiğine veya azledildiğine ilişkin bilgi bulunmadığı, karar düzeltme istemine konu Hukuk Genel Kurulunun bozma kararının şikâyetçi vekili Av......’a tebliğine ilişkin e-tebliğ mazbatasının incelenmesinde; "Tarih ................... Muhatap hesabına teslim edilmek üzere UETS tarafından teslim alındı, .............. Tebligat alıcı için ayrılmış tebligat alanına (hesabına) başarılı bir şekilde konuldu, ....... Tebligat alıcının hesabına iletilmesine müteakip mevzuat gereği belirlenen süre sonunda otomatik olarak okundu sayıldı" şeklinde açıklamalarının yer aldığının görüldüğü, Elektronik Tebligat Yönetmeliği'nin 9. maddesinde belirtildiği üzere UETS elektronik tebligat mesajını zaman damgasıyla ilişkilendirerek .............. tarihinde muhatabın elektronik tebligat adresine ulaştırmış olup, elektronik yolla tebligat muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağından bozma kararının ............. tarihinde şikâyetçi vekiline tebliğ edildiği, 10 günlük karar düzeltme süresinin son gününün cumartesi günü ............ tarihine rastladığı, resmi tatil olması sebebiyle İİK'nin 19. maddesinin 3. fıkrası gereğince müddetin .............. tarihinde biteceği, karar düzeltme isteminin ise yasal 10 günlük süreden sonra .......... tarihinde yapıldığı anlaşıldığından, karar düzeltme isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekeceği-
İzinsiz eğitim faaliyetinde bulunulduğu iddiasıyla verilen para cezasının iptaline ilişkin davada, uygulanan idari para cezasının idari yaptırım türlerinden biri olduğu, bu para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin de gösterilmediği, ancak; idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak ve aynı maddi olay nedeniyle işyerinin kapatılmasına da karar verildiği ve idari yargı yerinde dava konusu edildiğinden idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da idari yargı yerinde görüleceği-
Satış bedellerinin taşınmazların muhammen bedellerinin üzerinde olduğu anlaşıldığından, borçlu tarafından, süresi içerisinde, kıymet takdirine itiraz edilmediği de gözetildiğinde zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, İİK.nun 134/8. maddesi gereğince borçlunun bu taşınmazlar yönünden ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı, mahkemece İİK.nun 134/8.maddesi uyarınca şikayetçinin menfaatinin muhtel olmaması nedeniyle reddi halinde işin esasına girilmemiş olduğundan, aynı maddenin 2. fıkrasında öngörülen para cezasının tatbik imkanının bulunmadığı, mahkemece borçlunun para cezasına mahkum edilmesi isabetsiz olup, anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
İİK.’nun 333a maddesinde düzenlenen suçun oluşabilmesi için sanığa (sanıklara) tebliğ edilen ödeme/icra emrinde borcun ödenmesi için verilen sürenin son günü itibariyle ticari işletmenin borcu ödeyebilecek ekonomik güce sahip olması ve hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olan sanıkların, kasıtlı olarak ticari işletmenin borçlarını kısmen veya tamamen ödemeyerek alacaklıları zarara sokmuş olmaları gerektiği-
Sanık, ticareti terk hükümlerine aykırılık suçundan yargılanmış olup; atılı suç, aynı işyeri ile ilgili olarak aynı sanık tarafından ancak bir kez işlenebilen bir suç olduğundan ve dosya kapsamından, aynı sanık hakkında aynı suç nedeniyle başka bir dosyadan da yargılama yapıldığından işbu iki dosya birleştirilerek sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının olup olmadığının tartışılmasının gerekeceği-
Satış yeni konulan hacze dayanılarak yapıldığından, bu hacze göre yeniden kıymet takdiri yapılması ve satışın da yeni kıymet takdiri üzerinden gerçekleştirilmesi gerekirken, kalkmış hacze dayalı olarak belirlenen kıymet takdiri herhangi bir hüküm ve sonuç doğurmayacağı cihetle satışa esas alınması mümkün olmayıp bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Koooperatif anasözleşmesi, dava dışı maden şirketine kesilen trafik para cezası tutanağı, ödeme makbuzları ve ayrıca bu para cezası ile ilgili bir itiraz olup olmadığı araştırılarak, itiraz varsa buna ilişkin dava dosyası getirtilip, kooperatifler ve taşıma konusunda uzman bir bilirkişi seçilerek, kooperatif defter ve kayıtları ile yukarıda sayılan belgeler üzerinde BK ve Karayolları Trafik Kanunu hükümleri birlikte tartışılıp değerlendirilerek, tarafların iddia ve savunmaları da gözönünde bulundurulmak suretiyle, açıklamalı, gerekçeli , denetime elverişli rapor alınıp, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK'nın 89. maddesi hükmüne göre kendisine 1. haciz ihbarnamesi gönderilen kimsenin bu haciz ihbarnamesine itiraz etmemesi halinde, mal yedinde ve borcun zimmetinde sayıldığı, 3. kişinin ihbarnameye süresi içinde itiraz etmesi halinde usulüne uygun bir haczin varlığından bahsedilemeyeceği, elinde borçluya verilmesi gereken bir mal ya da para bulunan 3. kişinin gerçeğe aykırı itirazı halinde dahi hacizden söz edilemeyeceği ve alacaklının haklarının ancak aynı Yasa'nın 89/4 ve 120/2. maddeleri çerçevesinde korunabileceği, İİK'nın 89. maddesi kural olarak borçlu ile 3. kişi arasındaki bir hukuki ilişkiden kaynaklanacak (müstakbel) alacaklar için de uygulanabileceği- 1. haciz ihbarnamelerine 3. kişi Vergi Dairesi'nce itiraz edildiği anlaşıldığından, belirtilen takip dosyalarında vergi dairesi nezdinde tahakkuk edecek paraya konulmuş bir hacizden söz edilemeyeceği- Asıl dosyada şikayetçinin alacaklı bulunduğu takip dosyasından gönderilen haciz ihbarnamesine vergi dairesince itiraz edilmediği ve verilen cevapta haczin işlendiği belirtildiğinden ilk haczin bu ihbarnamenin tebliğ tarihinde konulduğunun kabulü gerektiği- 
Belediyece hüküm altına alınan para cezalarının idarece -6183 sayılı Yasaya göre- tahsil edileceği, bu para cezalarının icra dairelerinde takip konusu yapılıp, borçlunun mallarının haczedilmesi halinde, bu durumun süresiz şikâyete neden olacağı–

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.