7. HD. 20.04.2016 T. E: 14350, K: 8702-
Vekalet ilişkisinden kaynaklı alacak istemi-
Yazılı veya sözlü bir sözleşmenin bulunmaması halinde, ödenmesi gereken vekalet ücreti miktarının, mahkemenin takdirine göre, dava değerinin %10'u ile %20'si arasında nispi (yüzde) olarak belirlenmesini öngören 1136 s. Avukatlık Kanununun 164/4. maddesinin kamulaştırma davaları yönünden uygulanmasının mümkün olmadığı, aksi halde, Kamulaştırma davaları yönünden vekalet ücretinin nispi (yüzde) olarak belirlenmesini yasaklayan ve cezai müeyyide öngören 2942 s. Kamulaştırma Kanunu'nun 31 (e) ve 33. maddelerine aykırılık olacağı, genel olarak benimsenen sözleşme serbestisinin, kamu yararı düşüncesiyle bu kanun hükümleriyle istinasi olarak sınırlandırılmış olduğu-
Vekalet görevini özenle ve gereği gibi yerine getirmeyen davacı avukat, müvekkili olan davalı (birleşen davanın davacısı) tarafından haklı olarak azledildiğiden, haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebileceği, azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilemeyeceği- Avukatlık sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağının tahsili istemine ilişkin açılan davada, azlin haklı olduğu kabul edilmesine rağmen, azil tarihi itibariyle sonuçlanmayan işler nedeniyle de vekalet ücretine (%50 oranında) hükmedilmiş olmasının isabetsiz olduğu- Davacının azil tarihi itibariyle kesinleşen dosyalarda, değeri para ile ölçülebilen davalar yönünden, işin niteliği, zorluk derecesi, işe harcanan zaman, sarf edilen emek ve işe katkı değeri dikkate alınarak müddeabihin değerinin %10’u ile %20’si arasındaki oranlarda takdir edilecek miktarlar üzerinden, değeri para ile ölçülemeyen davalar yönünden ise Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu oranda ücret talep edebileceği göz önüne alınarak, her bir dosya yönünden “taleple bağlılık” kuralı da dikkate alınmak suretiyle vekalet ücretinin tespit ve tahsiline karar verilmesi gerektiği- 
Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle Kanunda sayılan geri gönderme sebepleri gerçekleşmediğinden, dava dosyasının ilk derece mahkemesine iadesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Davalı tarafından parmak basılan avukatlık ücret sözleşmesinin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan "parmak izinin ihtiyar heyeti ve o yerde tanınmış iki şahıs tarafından onaylanmasına" yönelik düzenleme (HUMK. 297) karşısında; sözleşmenin usulüne uygun şekilde onaylandığından söz edilemeyeceği gibi, davalı tarafça parmak izi açıkça inkar edildiğinden, sözleşmenin geçerli bir sözleşme olarak kabulünün de mümkün olmadığı- Sözleşme geçersiz olduğundan, değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türlerinden olmayan ortaklığın giderilmesi davasında, davacı avukatın isteyebileceği akdi vekalet ücreti, hizmetin verildiği tarihteki (ortaklığın giderilmesi davasının açıldığı tarihteki) AAÜT'deki maktu vekalet ücreti kadar olacağı-
Avukat ile müvekkili arasında bir ücret sözleşmesinin bulunmaması durumunda, "değeri para ile ölçülemeyen" dava ve işlerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin uygulanacağı (Av. K. mad. 164/4)-  Ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemlerinin değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türlerinden olmadığı- Avukatın, ortaklığın giderilmesi davası nedeniyle -hizmetin verildiği tarihteki (ortaklığın giderilmesi davasının açıldığı tarihteki) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince- maktu vekalet ücretinin talep edebileceği-
7. HD. 20.04.2016 T. E: 14366, K: 8708-
İİK'nun 24/4.maddesi gereğince; taşınır tesliminde, borçlunun yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır, hükmü bulunsa da aynen iadeye karar verilmesi halinde iade edilecek eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gram ağırlığı vb. gibi özelliklerinin ayrıntılı belirtilmesi gerekeceği-
Sulh nedeniyle taraflar arasındaki vekalet ilişkisine dayalı avukatlık ücret alacağına ilişkin davada tarafların sulh olmaları halinde avukatın vekalet ücretinin, sulh olunan miktar belli değilse; gerçek sulh olunan miktar araştırılarak bulunacak miktar, sulh olunan miktar tespit edilemezse vekil ile vekil eden arasında varsa yazılı sözleşme , sözleşme yok ise Avukatlık Kanunu'nun 164/4. maddesi gereğince harcı ödenen dava değeri üzerinden hesaplanması gerektiği- Davanın sulh ile sonuçlanması halinde her iki taraf avukatlık ücretinin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olacağı ve bu durumda avukatın hem akdi hem karşı yan vekalet ücretinin tamamına hak kazanacağı- Sulh olunan miktarı ispat etme külfetinin davacı avukatta olduğu- Avukatın da imzasının bulunduğu bir sulh sözleşmesi bulunmaması nedeniyle eldeki gerçek sulh miktarının tespit edildiğinden bahsedilemeyeceği bu nedenle avukat ile vekil edeni arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunmadığına göre vekalet ücretlerinin Avukatlık Kanunu'nun 164/4. maddesine göre belirlenmesi gerektiği ödenecek olan akdi vekalet ücretinin, iş mahkemesinde açılan dava için harçlandırılmış olan dava değerinin %10’u ile %20’si, icra dosyası için ise takibe konu edilen asıl alacağın %10’u ile %20’si arasındaki bir oran üzerinden mahkemece takdir edilerek, tespit edilerek tahsil edilmesi gerektiği - Hasma yüklenen vekalet ücretinin hesaplanmasında, iş mahkemesi dosyasında harçlandırılmış olan dava değerinin ve icra takibine konu edilen asıl alacağın esas alınması gerektiği-
Haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebileceği- Azil haklı ise davacı avukatın azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen dava ve takiplerden dolayı vekalet ücreti talep edemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.