• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     «Madde 206- Bu madde yürürlükteki kanunun 175 ve 176 ncı maddelerini karşılamaktadır.

    Madde İsviçre Madenî Kanununun 185 inci maddesine uygun olarak kaleme alınmıştır.

    Birinci fıkrada birinin istemi üzerine, haklı sebep varsa hâkim kararıyla mal ayrılığı rejimine dönüşüm düzenlenmiştir.

    İkinci fıkrada kaynak kanununda olduğu gibi haklı sebeplere örnek niteli-ğindeki olaylara yer verilmiştir.

    Maddenin son fıkrasında eşlerden birinin ayırtım gücünden sürekli olarak yoksun bulunması hâlinde, yasal temsilcisinin de “ayırtım gücünden sürekli olarak yoksun olma” haklı sebebine dayanarak mal ayrılığına karar verilmesini isteme yetkisine sahip olduğu öngörülmüştür. Buna göre yasal temsilcisinin mal ayrılığına dönüşüm isteminde bulunması sadece, temsil ettiği eşin ayırtım gücünden sürekli olarak yoksun olması koşuluna bağlıdır.»



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘Madde 166- Madde, yürürlükteki 174,175 ve 176. maddeleri karşılamaktadır.

    Maddede mal ayrılığına karar vermek hususunda haklı sebebe örnek olmak üzere bazı haller sayılmaktadır:

    1.Diğer eşe veya ortaklığa ait malvarlığının borca batık olması, mal ayrılığına karar vermek için haklı bir sebeptir.

    2.Bir eşin ortaklığa ait malları kötü bir şekilde yönetmesi ve bu malların varlığını tehlikeye sokması hâlinde de diğer eşin menfaati mal ayrılığındadır.

    3.Mal ortaklığı rejiminde yaşayan eşlerden birinin haklı bir sebep ve yeterli bir gerekçe olmadan bu mallar üzerinde tasarruf yapılmasına rıza göstermemesi hâlinde, ortaklık çıkmaza gireceğinden, böyle bir durumda diğer eşe mal ayrılığını talep etme hakkı tanınmıştır.

    4.Bir eşin diğerine malvarlığı, geliri, borçları ya da ortaklık malları hakkında bilgi vermekten kaçınması, özellikle mal ortaklığı rejiminde ortaklık hakkında bilgi vermekten kaçınması hâlinde önem kazanmaktadır. Böyle bir tutum ve davranış ortaklık düşüncesiyle bağdaşmayacağından, diğer eşe mal ay-rılığını isteme hakkı tanınmıştır.

    5.Eşlerden birinin sürekli olarak ayırım gücünden yoksun olması, eşler arasındaki işbirliğini engelleyici bir etken olarak düşünülmüş ve diğer eşe mal ayrılığını isteme hakkı tanınmıştır.

    Nihayet maddenin son fıkrasıyla, mal ayrılığını talepte yalnız diğer eşin değil, bizzat ayırım gücünden yoksun olan eşin de menfaati olabileceği gerekçesiyle, onun kanunî temsilcisine de bu hak tanınmıştır.’:

    «C. Olağanüstü mal rejimi

    I.Eşlerden birinin istemi üzerine

    1.Karar

    Madde 166- Haklı bir sebep varsa hâkim, eşlerden birinin istemi üzerine, sözleşme ile kabul edilmiş bir mal rejimi yerine mal ayrılığına karar verir.

    Özellikle aşağıdaki hallerde haklı sebebin varlığı kabul edilir:

    1.Diğer eşe veya ortaklığa ait mal varlığı borca batık ise,

    2.Diğer eş istemde bulunan tarafın veya ortaklığın menfaatlerini tehlikeye düşürürse,

    3.Diğer eş ortaklığın malları üzerinde bir tasarruf işleminin yapılması için gereken rızasını haklı bir sebep olmadan esirgerse,

    4.Diğer eş istemde bulunan eşe, malvarlığı, geliri, borçları ya da ortaklık malları hakkında bilgi vermekten kaçınırsa,

    5.Diğer eş sürekli olarak ayırım gücünden yoksun ise.

    Eşlerden biri ayırım gücünden sürekli olarak yoksun ise, onun kanunî temsilcisi de bu sebebe dayanarak mal ayrılığına karar verilmesini isteyebilir.»

    ‘Madde 181- Yürürlükteki kanunda bu maddeyi karşılan bir hüküm yoktur. Yürürlükteki kanunda düzenlenen mal biri-liğinin yerine Tasarıda yer alan edinilmiş mallara katılma rejiminde de mal ayrılığı rejiminde olduğu gibi her eş kişisel mallarının  ve evlilik süresince edindiği diğer malların mülkiyetine sahiptir. Bu malların yönetimi, onlardan yararlanma ve tasarruf hakkı malın sahibi olan eşe aittir.

    Ölüm, boşanma ve diğer sona erme hallerinde tasfiyenin nasıl yapılacağı ikinci fıkrada, bu ayırımdaki hükümlere yollama yapılmak suretiyle belirtilmiştir.’:

    «A. Niteliği ve kapsamı

    Madde 181- Edinilmiş mallara katılma rejiminde her eş, kişisel mallarının ve bu mal rejiminin yürürlüğe girmesinden sonra edindiği malların mülkiyetine sahiptir.

    Bu mal rejiminde tasfiye sırasında hesaplaşma, kanunun bu ayırımındaki hükümlerine tabidir.»


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘1) Terim ve ifade : Terimler öteki maddelere uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiş ve daha açık hale konulmuştur.

    I.Biçim değişikliği, yoktur.

    II.Hüküm değişikliği, yoktur.’:

    «II. Mahkeme kararıyla.

    I.Karının istemi üzerine.

    Madde 175- Eşler sözleşme ile başka bir mal rejimi kabul etmişlerse, aşağıdaki durumlarda mahkeme, karının istemi üzerine, mal ayrılığına karar verir:

    1- Koca, karısını veya çocuklarını geçindirme ödevini yerine getirmezse,

    2- Koca, karı tarafından getirilmiş mallar için karının istediği teminatı göstermezse,

    3- Koca veya karı mal ortaklığı rejiminde, ortaklık ödeme güçsüzlüğüne düşmüşse,»

                                           *

    ‘1) Terim ve ifade : Terimler yukarıya uydurulmuş, ifade sadeleştirilmiştir.

    2)Biçim değişikliği, yoktur.

    3)Hüküm değişikliği, yoktur.’:

    «2. Kocanın istemi üzerine.

    Madde 176- Eşler sözleşme ile başka bir mal rejimi kabul etmişlerse aşağıdaki durumlarda mahkeme, kocanın istemi üzerine, mal ayrılığına karar verir:

    1- Karı, ödem güçsüzlüğüne düşmüşse,

    2- Ortaklık veya birlik malları üzerinde koca tarafından yapılabilmesi yasaya veya mal rejimi sözleşmesine göre, karının iznine bağlı olan tasarruflar için karı izin vermekten, sebepsiz yere kaçınırsa,

    3- Karı, getirilmiş malları için teminat isterse.»