Takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını taşıması için, senedi tanzim edenin imzasını ihtiva etmesinin zorunlu olduğu (TTK. mad. 688/7; şimdi; TTK. mad. 776/1-g), okuma yazma bilmediğini iddia eden borçlunun senedi imzaladığını inkar etmemesi ve TTK. 592 (şimdi; 680) uyarınca açık bono düzenlenmesi de mümkün olduğundan, bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunun borçlu tarafından yazılı delille kanıtlanması gerekeceği, dar yetkili icra mahkemesinde tanık dinlenemeyeceği-
Lehtar şirket yönünden cironun geçersiz olmasının, keşidecinin sorumlu olmasını ortadan kaldırmayacağı
Borçlunun faiz ve masrafları ödemedikçe, kısmi ödemelerinin ana paraya mahsup edilemeyeceği; mahsup talebinin takip talebinde ayrıca istenilmesi gerekli olmayıp istek olmasa da memurlukça re'sen uygulanacağı-
Vekile verilen vekaletnamede açıkça çek düzenleme yetkisi verilmiş olmadıkça, vekaleten düzenlenen çekin vekalet vereni bağlamayacağı-
Tahrifatlı olduğu tespit edilen senetlerin lehtarının, kötü niyetli olduğu kabul edilip icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Farklı bilirkişi raporları arasındaki çelişkilerin giderilmesini teminen yeniden konusunda uzman bir kuruldan mütalâa almak yerine, bilirkişiler arasında üstünlük sınıflamasına gidilemeyeceği (İmza incelemesi konusunda Adli Tıp Kurumu Grofoloji Bölümünün raporlarına üstünlük tanınmayacağı)-
Geçici olarak durdurulmuş takibin kesinleşmesi durumunda ve talebi bulunması halinde alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı kambiyo senedinden dolayı alacaklı hakkında ceza mahkemesinde resmi evrakta sahtecilik suçundan dolayı kamu davasının açılmış olması halinde, bu davanın sonucunun icra mahkemesince "bekletici mesele" yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
İİK. mad. 169/a gereğince borçlu lehine kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için; alacaklının kötüniyetli veya ağır kusurlu olduğunun tespit edilmiş olması ve borçlunun itirazının esasa ilişkin nedenlerle kabul edilmiş olması gerekeceği- Davalı/alacaklı/hamilin çeki ciro yoluyla elde edip, lehtarı olmadığından, şirket ortağı keşidecinin tek başına, borçlu şirket adına olmak üzere çek keşide etme konusunda yetkisinin olup olmadığını, bilmesi olanaklı olmayıp; vekaletnamede veya temsilde meydana gelen eksikliğin hamil durumundaki alacaklıya karşı ileri sürülmesi de olanaklı olmadığından, alacaklının takibe girişmekte ağır kusurlu olduğunu kabul etmek hakkaniyete aykırı olacağı gibi; kötüniyetli olduğunu kabule de olanak bulunmadığı-