İmza incelemesinde öncelikle senedin keşide tarihinden öncesine ilişkin, borçlunun uygulamaya elverişli imzalarını taşıyan belgelerin, keşide tarihine en yakın tarihli olanından başlayarak bilirkişice mukayeseye esas alınması gerekeceği- Fotokopi üzerinden imza incelemesi yapılamayacağı-
İcra mahkemesince, senet üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın C.Savcılığınca alınan rapora itibar edilerek “imzanın borçluya ait olmadığı” sonucuna varılmış olduğundan, ayrıca alacaklı aleyhine “tazminat” ve “para cezası”na hükmedilemeyeceği-
Davacı borçlu tarafından açıldığı bildirilen menfi tespit davası sonucunun ve davalı-alacaklı hakkında açılmış olan sahtelik suçu ile ilgili ceza davasının sonucunun, “imzaya itiraz” davasında icra mahkemesince “bekletici mesele” yapılması gerekeceği-
Borçlunun imzaya itirazının kabul edilmesi halinde İİK.nun 170/III maddesi gereğince “takibin durması” yerine “takibin iptaline” karar verilemeyeceği-
Hamiline düzenlenmiş çekte, ”ilk ciranta” konumundaki alacaklının, keşideci imzasının adı geçene ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğu, çekteki imzanın borçlunun eli ürünü olduğunu kontrol etmeden ya da imzanın huzurunda atılmasını sağlamadan çeki almış olan alacaklının, imzasına itirazı mahkemece kabul edilmiş olan borçluya karşı yaptığı takipte “ağır kusurlu” kabul edileceği ve bu nedenle mahkemece aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı senetteki imza ve yazının, atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik yöntemlerle yapılması, sonuçta imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının dayanakları gösterilerek denetime elverişli bir raporla ortaya konulması gerekeceği, bu şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmadan, mahkeme hakimince kendi gözlemine göre sonuca gidilemeyeceği, mukayeseye esas alınan belgelerin fotokopi olmamasına özen gösterilmesi gerekeceği (belge asılları üzerinde inceleme yaptırılması gerekeceği), senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfetinin senedi elinde bulunduran ve takibe koyan alacaklıya ait olduğu, imza incelemesi konusunda Adli Tıp Kurumu’nun son makam olmadığı, ispat yükünün alacaklıya ait olduğu-
Borçlunun süresi içinde hem “yetki” ve hem de “imza” itirazında bulunmuş olması halinde, icra mahkemesince önce “yetki” itirazının incelenmesi ve sonra “imza” itirazının incelenmesi gerekeceği-
Borçlunun tatbike elverişli imzasının bulunmaması halinde, incelemeye esas olmak üzere kendisine icra mahkemesi önünde yazı yazdırılıp imza attırılması gerekeceği-
Takip dayanağı senetlerden ancak borçlunun şikayet konusu yaptığı senet hakkında karar verilebileceği, tarafların iddialarıyla bağlı olan icra mahkemesinin borçlu tarafından şikayet konusu yapılmamış olan senet hakkında inceleme yapılıp karar verilemeyeceği-