Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip talebinde asıl alacak miktarının 53.127 Euro olarak gösterildiği ve takip tarihindeki Merkez Bankası EURO efektif satış kuru (6.63 TL) dikkate alınarak yapılan hesaplamada harca esas değerin 352.232,01 TL olduğu- Bölge Adliye Mahkemesince direnme kararının verildiği 22.05.2024 tarihinde temyiz edilebilirlik (kesinlik) sınırı 378.290,00 TL olup uyuşmazlık konusu değerin (352.232,01 TL) İİK'nın 364/1. maddesinde belirtilen kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesince temyiz dilekçesinin miktardan reddine dair verilen karar usul ve yasaya uygun olduğu- "Temyiz incelemesi henüz yapılmamış dosyalar bakımından tamamlanmış bir işlemin bulunmadığı, İİK'nın 7550 s. K. m. 1 ile değişik ek 1/2. maddesi uyarınca, parasal sınırların uygulanmasında itiraz (dava) tarihindeki miktarın esas alınması gerektiği, Anayasa Mahkemesinin İİK'nın ek 1. maddenin 2. fıkrası ile ilgili iptal kararının gerekçesi de dikkate alınarak mahkemeye erişim hakkına öncelik verilmesi gerektiği, amaçsal yoruma uygun şekilde değerlendirme yapılmasının zorunlu olduğu, açıklanan nedenlerle itiraz (dava) tarihindeki parasal sınır olan 72.070,00 TL dikkate alındığında Bölge Adliye Mahkemesinin kararının kaldırılması gerektiği ve uyuşmazlık konusu miktarın takip tarihindeki değil direnme karar tarihindeki T.C. Merkez Bankası EURO efektif satış kuru üzerinden belirlenmesi gerektiği" görüşlerinin HGK çoğunluğu tarafından kabul edilmediği-
Ara karar ile tasarrufun iptali davasının davalısının malvarlığı üzerine dava değeri kadar ihtiyati haciz konulduğu ve bu kararın icra takip dosyasından infaz edildiği uyuşmazlıkta, şikayetçinin "ihtiyati haczin taşkın şekilde uygulandığını" da ileri sürerek "teminatsız veya uygun görülecek teminat karşılığında mal varlığı üzerindeki ihtiyati hacizlerin kaldırılmasına" ilişkin isteminin tasarrufun iptali davasının yargılamasında görevli olan ve tedbir kararını veren asliye hukuk mahkemesince incelenmesi gerektiği, bu konuda icra mahkemesinin görevli olmadığı-
Somut olayda şikayetin konusu, Asliye Hukuk Mahkemesinin dosyası ile verilen tedbir kararının infazı ile ilgili olup, ihtiyati tedbir kararının uygulanması icra işlemi sayılmayacağından tedbir kararının infazı ile ilgili şikayetleri inceleme görevi kararı veren Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu , çünkü icra müdürünün buradaki görevi ihtiyati tedbir infaz memurluğu niteliğinde olduğu-
Kural olarak şikayet hakkının takibin taraflarına ait ise de takibe taraf olmayan üçüncü kişilerin de şikayet konusu ettikleri yolsuz işlemlerin iptalinde hukuken korunan yararları bulunmak koşuluyla, şikayet hakkına sahip oldukları- Şikayetin konusunu, icra ve iflas memurlarının idari nitelikteki işlemleri oluşturduğundan şikayetin medeni usul hukuku anlamında bir dava olmadığı-
Tapu kaydının incelenmesinde taşınmaza, asıl takip dosyası olan .......... İcra Müdürlüğü'nün ............. Esas sayılı takip dosyasından ................. tarihinde yazılan yazı ile doğrudan haciz konulduğundan, anılan takip dosyası ile ilgili meskeniyet şikayetini inceleme yetkisinin, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu .......... İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu-
12. HD. 19.10.2023 T. E: 164, K: 6433
Bononun sahte olarak düzenlendiğine ilişkin iddianın icra mahkemesince incelenmeyeceği-
İcra mahkemesinin, icra müdürlüğü işlemine karşı yapılan şikayetlerle-itirazları incelemeye görevli olduğu- Borçlunun kira akdi ile imzaya itiraz reddetmeyip, takibe itiraz ettiği, davalının kira borcunu ödediğine ilişkin İİK'nın 269/c maddesinde belirtilen belgelerden birini sunmadığı anlaşıldığından itirazın kaldırılması ve tahliyesine karar verileceği-
Tefecilik iddiasının dar yetkili icra mahkemesince incelenmesinin mümkün olmadığı-
“KDV ödemesinin iadesi” talepleri hakkında, vergi mahkemelerinin görevli olduğu ve icra mahkemelerinin bu talepler hakkındaki istemlerin 'usulden reddine' karar vermeleri gerekeceği-
