Dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir...
Dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 46. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir...
Adli yardım talep eden kişi, elinde bulundurduğu veya o sırada bilinen delilleri sunmamışsa mahkemece başka bir inceleme yapılmaksızın dosya üzerinden adli yardım talebinin derhal reddedilmesi gerektiği-
İhtiyari dava arkadaşlığının mevcut olduğu hâllerde ihtiyari dava arkadaşı sayısı kadar dava bulunduğundan, dava değerinin ve buna bağlı olarak kesinlik sınırının da her bir dava, bir başka ifadeyle her bir dava arkadaşı yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerektiği- Davacılar için ayrı ayrı talep edilen manevi tazminat miktarı 2024 yılı itibarıyla temyiz kesinlik sınırı altında kaldığından, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulmasının miktar itibariyle mümkün bulunmadığı- "HMK'nun sistematiğinde temyizi kabil olmanın asıl, temyiz edilememenin ise istisna olarak düzenlendiği, istisna hükümlerinin dar olarak yorumlanması gerektiği, bölge adliye mahkemelerinin kararlarına dair temyizi kabil olmama hâlinin kıyas yoluyla, ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Hukuk Dairesi kararlarına teşmil edilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle kararın temyizinin kabil olduğu" görüşü ile "(HMK m. 46'ya dayalı) manevi tazminat istemiyle açılan eldeki davada, Özel Dairece ilk derece mahkemesi sıfatıyla karar verildiği, bu nedenle HMK m 341'in uygulanması gerektiği, HMK m. 341/2 gereğince manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabileceği, kararın kesin olmadığı ve temyiz incelemesinin yapılması gerektiği" şeklindeki görüşlerin HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Hüküm altına alınan ve temyize konu edilen tutar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL’nin altında kalmaktadır.
UyuşmazlıkDirenme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kesinleşen kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin eldeki davada, dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alındığında taşınmazın tespit edilen metrekare birim fiyatına %20 oranında objektif değer artırıcı unsur uygulanmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır...
Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktarlar davacılardan Hatice ve Emine yönünden 20.000,00'er TL ve diğer davacılar yönünden 10.000,00'er TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kalmaktadır. Temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek karar uygun olduğundan temyiz isteminin reddi ile söz konusu ek kararın onanması gerekir.<br /> 
Muhtırada belirtilen 5.641,59 TL nispi temyiz harcı davalı vekili tarafından bir haftalık yasal sürede yatırılmamıştır. Temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin saklama mahkemesince verilen ek karar yukarıda anılan Kanun hükümlerine uygun olduğundan temyiz isteminin reddi ile söz konusu ek kararın onanması gerekir.
Temyiz yoluna başvuru kesinlik sınırının 01/01/2024 tarihinden itibaren üç yüz yetmiş sekiz bin iki yüz doksan Türk Lirası olduğu -Uyuşmazlığın itirazın kaldırılması ve tahliye talebine ilişkin olduğu - Bölge adliye mahkemesinin karar tarihine göre uyuşmazlık konusu değer, kesinlik sınırını geçmediğinden anılan kararın temyiz kabiliyetinin olmadığı-
HMK'da kanun yollarını miktar itibariyle sınırlandıran iki hüküm bulunduğu-  Yargıtay hukuk dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın HMK m. 362’de öngörülen kesinlik sınırına tabi olduğu (2023 yılı için 238.730,00 TL.)- "Yargısal faaliyet nedeniyle açılan tazminat davalarında Yargıtayın ilgili hukuk dairesi ilk derece mahkemesi sıfatıyla karar verdiğine göre, bu kapsamda verilen kararların ilk derece mahkemesinin kararlarına karşı kanun yolunu sınırlandıran HMK m. 341'e tâbi olması gerektiği (2023 yılı için 17.830,00 TL)" şeklindeki karşı oyun kabul görmediği-