Ek tasfiye davasının yazılı yargılama usulüne tabi olduğunun kabul edilemeyeceği, ek tasfiyenin çekişmesiz yargı işi olduğu- "Eldeki davanın pay sahibi tarafından açılan bir dava olmadığı, davayı açan kişinin ek tasfiyesi talep edilen şirketten alacaklı üçüncü kişi olduğu, bu nedenle TTK’nın 1521. maddesinin eldeki davaya uygulanamayacağı, mevcut davanın yazılı yargılama usulüne göre görülmesi gerektiği"  şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İstinaf yoluna başvuru süresinin tefhim veya tebliğden itibaren on gün olduğu (İİK. mad. 363/1)- İstinaf dilekçesinin kaydedildiği tarihte istinaf yoluna başvurulmuş sayılacağı- Yasal süre geçtikten sonra istinaf yoluna başvurulursa, istemin reddine kesin olarak karar verilmesi gerektiği-
Hazine'nin kayyım sıfatıyla açtığı davalarda harca tabi olduğu ancak, dava 6100 sayılı HMK döneminde açılmış olup HMK’nin 118/1. maddesine göre dava, dava dilekçesinin kaydedildiği ............ tarihinde açılmış sayılacağından bir yıllık hak düşürücü süre geçmediğinden davaya devam edilerek taleple ilgili taraf delilleri toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Eksik gider avansının yatırılması konusunda, usulüne uygun ve gerekli koşulları haiz meşruhatlı davetiye borçluya tebliğ edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, borçlu yerine, alacaklı vekiline gönderilen davetiye sonucunda, gider avansı yatırılmadığı için borca itiraza ilişkin açılan davanın "açılmamış sayılmasına" karar verilmesinin hatalı olduğu- 
Karşı dava harcının yatırılması için davalıya usulüne uygun olarak süre verilmeli (Harçlar Kanunu m. 30- 31), harç noksanlığı giderildiği takdirde davalının taleplerinin karşı dava olarak incelenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkin davada duruşma açılmak suretiyle inceleme yapılması gerektiği-
Ancak hukukun cevaz verdiği hallerde duruşma açmadan dosya üzerinden karar verilebileceği, (Örneğin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları gibi) veya kanunun duruşma açılmadan dosya üzerinden karar verilmesinde hakime takdir hakkı tanındığı hallerde dosya üzerinden karar verilebileceği, Kanun'un açıkça duruşma açılarak yargılama yapılmasını emrettiği hallerde dosya üzerinden karar verilemeyeceği-
Mahkemece; değişik iş sırasının kapatılarak dosyanın mahkemenin devam eden esas sırasına kaydı yapılmak suretiyle, davanın  6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 118 vd. maddelerinde düzenlenen yazılı  yargılama usulüne göre çözümlenmesi gerekeceği, hal böyle olunca; davacının feragat beyanının gerçek iradesini yansıtıp yansıtmadığının açıklıkla saptanabilmesi için feragatin hataya dayalı olup olmadığının değerlendirilmesi, davacının feragatinin hile ile alınıp alınmadığı yönündeki iddiaları üzerinde durularak, vakıa biçiminde incelenmesi, bu konuda taraf delillerinin toplanması, ortaya çıkacak sonuca göre davanın esası hakkında karar verilmesi gerekeceği-
Dava dilekçesinin hakim tarafından havale edildiği tarih itibariyle davanın yasal beş günlük süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla, davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekeceği-
Mahkemece verilen kesin süre içerisinde dava harcı ve gider avansının borçlu tarafından yatırılmış olmasının yanı sıra, dava dilekçesinin hakim tarafından havale edildiği tarih itibariyle davanın yasal beş günlük süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla, davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekeceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • kayıt gösteriliyor