İflâs masası adına dava ve takiplerde masayı münferiden temsil yetkisine sahip iflâs idare memuruna yapılacak tebligatla temyiz süresinin işlemeye başlayacağı–
"İflâsla, müflisin taraf olduğu hukuk davalarının duracağı" İİK. m. 194 hükmü gereği ise de; iflâs idaresi tarafından "iflâsın kapatıldığı" bildirildiğinden, yargılamaya devam etmek gerekirken, mahkemece "iflâsın kapatılması ile müflis şirketin hukuk
"İflâs kararı"ndan sonra, müflisle ilgili davalarda "davacı/davalı" olarak iflâs idaresinin yer alacağı ve davaların iflâs idaresi ya da temsilcisi tarafından takip edileceği–
İflâs ile müflisin malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisi sınırlanacağından ve masayı sadece iflâs idaresi temsile ve husumete yetkili olduğundan, tasfiye memurunun iflâstan sonra davayı kabule hak ve yetkisi bulunmadığı–
Müflis tarafından, iflâs tarihinden sonra açılan menfi tesbit davasında, müflisin aktif dava ehliyetine sahip sayılmayacağı–
Müflis şirketin yönetim kurulu üyesinin, müflis aleyhine verilen kararı temyiz edemeyeceği–
Açılmış olan alacak davası sırasında davalının iflâsına karar verilmiş ve dava konusu alacağın iflâs masasına kaydedilmiş olması halinde mahkemece "dava konusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına", alacağın iflâs masasına kaydedilmemiş olması
Dava tarihinden önce davalının iflâs etmiş olduğunun anlaşılması halinde davanın iflâs idaresine yöneltilmesi gerekeceği–
Borçlu aleyhine açılan alacak davası sırasında borçlunun iflâs etmesi halinde, davanın iflâs idaresine duyurulması gerekeceği–
Aynı zamanda avukat olan iflâs idare memuru lehine, dava (takip) sonunda vekalet ücreti takdir edilemeyeceği–