Başka bir erkekle doğal soy bağı bulunan çocuğun, bu bağ geçersiz kılınmadıkça tanınamayacağı, keza bu çocuğun evlat edinilmesi, evlat edinenle çocuk arasında yapay soy bağının kurulmasına dayanak teşkil ettiği halde, çocuğun gerçek anne ve babasıyla olan doğal soy bağını ortadan kaldırmadığı- Evlat edinmeyle ana ve babaya ait olan haklar ve yükümlülükler evlat edinene geçerse de, çocuğun genetik ana ve babası arasında var olan soy bağı ilişkisi sona ermediğinden, genetik ana ve babanın çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkının devam edeceği- Evlatlığın kendi ailesindeki mirasçılığının devam edebilmesinin doğal soy bağı ilişkisinin kurulmasıyla mümkün olduğu-
Türk Medeni Kanunu'nun 305. maddesine göre bir küçüğün evlat edinilmesi, evlat edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlı olduğu, evlat edinmenin her halde küçüğün yararına bulunması ve evlat edinenin diğer çocuklarının yararlarının hakkaniyete aykırı bir biçimde zedelenmemesi de gerekeceği, aynı Yasa'nın 309/1. maddesinde evlat edinmede, küçüğün ana ve babasının rızasını gerektiği, 311. maddesinde ise ana ve babanın rızasının aranmayacağı durumlardan birisinin küçüğe karşı özen yükümlülüğünün yeterince yerine getirilmemesi olduğu - Evlat edinmeye, ancak esaslı sayılan her türlü durum ve koşulların kapsamlı biçimde araştırılmasından, evlat edinen ile edinilenin dinlenmelerinden ve gerektiğinde uzmanların görüşünün alınmasından sonra karar verilebileceği -
TMK. nun 305. maddesinin; "bir küçüğün evlat edinilmesinin, evlat edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlı olduğunu", 306. maddesinin; "eşlerin, ancak birlikte evlat edinebileceğini, eşlerden birinin, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlat edinebileceğini", 309. maddesinin; "evlat edinmek için küçüğün ana ve babasının rızasının gerektiğini", 311. maddesinin; "ana ve babadan birinin kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa veya küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa bu hallerde ana ve babadan birinin rızasının aranmayacağını", düzenlemiş olduğu-
Evlat edinilen çocuğun evlat edinen ana babadan doğmuş bir çocuğun hukuki statüsünü kazanacağı, evlatlık edinilen çocuk evlat edinenlerin kan ve kayın hısımlarıyla da hısım olacağı-
4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesinin; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMKm.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağladığı, şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanmasının gerekeceği-
Yabancı mahkeme kararının tenfizi veya tanınmasına ilişkin davada, husumetin ilamın tarafına diğer bir ifade ile kendisine karşı tenfiz veya tanıma istenen kişiye yöneltilmesinin zorunlu olduğu-
Davacıların nüfus kaydına göre çocukları görünen küçüğün, davacılarca evlat edinilmesine yönelik karar verilemeyeceği-
Dava sebebi gayrimenkulün davalıya satıldığı tarihte davanın taraflarının henüz evlatlık olmadıkları, evlatlık sebebi ile mirasçılık ilişkisinin evlatlık ilişkisinin kurulduğu tarihte başlayacağı; şu halde yapılan işlemin muris muvazaası olarak değerlendirilmemesi gerektiği-
Davacılar torunları olan 9.3.2005 doğumlu G....'i evlat edinmek istemekte ise de; davacıların, torunlarını bakıp eğittiğine dair delil bulunmamakta, aksine evlat edinme isteğinin çocuğu kendi sosyal güvencelerinden yararlandırmak amacı taşıdığının toplanan delillerden anlaşıldığı, o halde mahkemece isteğin reddinin gerekeceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • kayıt gösteriliyor