Çocuğun yaşı ilerlediğinden velayeti kendisine verilmeyen babası yanında daha uzun süreli ve yatılı kalabilecek şekilde kişisel ilişki tesisi gerekeceği-
Aynı evde bulunan dayının ara sıra alkollü içki alması küçük bakımından hemen meydana gelebilecek bir tehlike arz etmedikçe velâyetin değiştirilmesi için yeterli sebep olmadığı-
Velayetin değiştirilmesi davasında görevli mahkemenin Aile mahkemesi olduğu bulunmayan yerlerde ise davaya bu sıfatla Asliye hukuk mahkemesinin bakacağı-
Dava velayetin değiştirilmesi isteğine ilişkin olup mahkemece velayet sahibinin değiştirilmesi halinde, dava tarihinden beri yanında bulunan müşterek çocuk için aynı tarihten itibaren iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekeceği-
Davacı babanın fiilen çocukla birlikte yaşamaması, tarafların anlaşmaları sonucu müşterek çocuğun Bursa ilinde eğitimine devam etmesi ve çocuğun isteği gözönüne alındığında, çocuğun üstün yararı velayetinin annede kalmasını gerektirmekte olduğundan, Türk Medeni Kanunu'nun 183. ve 349. madde koşulları oluşmadığından davanın reddi gerekirken, yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmayıp bozmayı gerektirdiği-
Velayetin değiştirilmesinden sonra çocukla eski velayet sahibi hakkında kişisel ilişkinin düzenlenmesi gerektiği-
Kadın tarafından usulüne uygun açılmış tedbir nafakasının arttırılmasına ilişkin bir dava bulunmadığından, bu talep hakkında ‘karar verilmesine yer olmadığı’na karar verileceği-Tedbir nafakasının arttırılmasına ilişkin davanın nispi harca tabi olduğu-
Velayet hakkının kullanılmasında, velayet, kendisine verilmeyen eşle çocuk arasındaki kişisel ilişkisinin düzenlenmesine ilişkin olduğundan; talebin, bir çekişmesiz yargı işi olarak basit yargılama usulüne göreve duruşmalı olarak incelenmesi gerekeceği-
Davalı-karşı davacı icra müdürlüğüne verdiği beyanı ile davacı-karşı davalı ile haricen anlaştıklarını, müşterek çocuğu babasına verdiğini, müşterek çocuğun bundan sonra baba yanında kalacağını, müşterek çocuk için ödenen nafakanın kaldırılmasını talep etmiş olduğundan resen araştırma ilkesi gereğince; davalı-karşı davacının icra müdürlüğündeki beyanı nazara alınarak velayet hakkı kendisinde bulunan annenin fiilen velayet görevini yerini getirip getirmediği araştırılıp sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekeceği-
Boşanma kararıyla velayet kendisine verilmiş olan annenin ölmüş olmasının,velayeti kendiliğinden babasına geçirmeyeceği-