Çocuğun, velayet hakkına sahip olan baba (anne) yanında değil de babaanne (anneanne) yanında kaldığının belirlenmesi halinde, çocuğun velayetinin babadan (anneden) alınıp karşı tarafa verilmesi gerekeceği–
Boşanma kararı verilirken velayet kendisine bırakılan kimsenin sonradan ölmesi halinde, sağ kalan eş mahkemece bir karar verilmedikçe doğrudan doğruya veli durumuna giremeyeceği, bu kimsenin, MK. 183 gereğince velayet hakkını kullanmak üzere hakimden izin alması gerekeceği (Boşanma ile kendisine velayet verilen ana ya da baba öldüğünde çocuğun velayeti kendiliğinden öbür tarafa geçmeyeceği, istek üzerine ya da re’sen, hakimin velayeti sağ kalana vereceği ya da ona vermeyi uygun bulmazsa çocuğa vasi atayacağı) –
Husumet dava şartlarından olduğundan görevden önce gözetilmesi gerektiği, görevsiz mahkemeye dava açılmış bile olsa, husumet konu-sunda karar verilmesi gerekeceği–
Velayet hakkına sahip olan ana-babanın başkası ile evlenmiş olmasının, tek başına «velayetin kaldırılması»nı (MK. 348, 349) gerektirmeyeceği, bu durumda «velayetin değiştirilmesi»nin (MK. 183)de söz konusu olabileceği–
Ana ve babası boşanan çocuğun üvey anasının yanında kalmasındansa öz anasının yanında ve velayetinde kalmasının daha uygun olacağı, ayrıca çocuğu yıllardan beri alıştığı çevreden ayırmak ruh yapısı yönünden zararlı sonuçlar doğurabileceği–
Ana baba dışında, ilgili herkesin, mahkemeye ihbarda bulunarak «velayetin nez’i»ni talep edebileceği -
Boşanma kararı ile kendisine velayet hakkı verilmiş olan karı-kocanın ölmesi halinde, velayetin kendiliğinden diğer tarafa geçmeyeceği, küçüğe bir vasi tayini gerekeceği–
Velayet kendisine verilmiş olan annenin, evlendikten sonra çocukları ile ilgilenmeyip, onları yanına almadan başka yerdeki yeni eşinin yanına gitmiş olmasının, MK. 183 uyarınca velayetin anneden alınıp, babaya verilmesine neden olacağı–
«Velayetin değiştirilmesine» ilişkin davaların, davalının ikametgahının mahkemesinde görüleceği–