Boşanma ve ziynet alacağı davasında; katılma yoluyla istinaf başvurusunun değerlendirilebilmesinin, asıl başvurunun varlığına ve devamına bağlı olduğu- Katılma yoluyla istinaf isteğinin asıl istinaf isteğine sıkı sıkıya bağlı olduğu- Asıl davanın taraflarca istinaf edilmediği ve böylece asıl davada verilen boşanma, vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kararın kesinleştiği, dolayısıyla kesinleşen bu yöne ilişkin katılma yoluyla istinaf talebinde bulunulamayacağı sebebiyle 'vekalet ücreti talebi' reddedilse de gerekçenin hatalı olduğu red talebinin asıl sebebinin 'aleyhe karar verme yasağı' olduğu-
Katılma yoluyla istinaf dilekçesinin ancak karşı tarafın dilekçesi ile doğan bir hak olup, davalılardan birinin istinaf dilekçesi üzerine katılma yoluyla istinaf kanun yoluna başvurulamayacağı-
Davanın tümden kabul veya tümden reddedildiği hallerde, reddedilen bir talebi bulunmadığından davacının veya davacı yararına kurulan bir hüküm bulunmadığından davalının kararı temyizde ilke olarak hukuki yararı bulunmadığı kabul edilmekte ise de tarafların kararın gerekçesini temyiz etme hakları bulunduğu-
Mahkemece, HMK.nın 347 ve devamı maddeleri doğrultusunda davacının talepleri yapılan yargılama ve Yargıtay aşamasında denetlenmiş olup, HMK.nın 375 ve devamı madde koşullarını içermeyen talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
  • kayıt gösteriliyor