Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmış ise sözleşmenin tarafı olmayan eşin, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline geleceği ve dava konusu kiralananın aile konutu olması halinde dahi dava dışı eş takip tarihine kadar kiralayana bir bildirimde bulunmadığından kira sözleşmesinin tarafı haline gelemeyeceği- İcra takibinde haklılık durumunun takip tarihi itibariyle değerlendirilmesi gerektiğinden mahkemece açılan davanın bekletici mesele yapılmamasının da yerinde olduğu-
Taraflar arasındaki kira sözleşmesinde bulunan tahliye taahhüdünde, tahliye tarihi açık bir şekilde yer almadığından TBK'nun 352. maddesinin aradığı anlamda bir tahliye taahhüdünün varlığından bahsedilemeyeceği-
Davacı alacaklı kiraya veren, borçlunun takibe itiraz etmemesi üzerine kesinleşen takip nedeniyle 10.06.2015 tarihinde açtığı dava ile tahliye isteminde bulunduğundan, mahkemece, işin esası hakkında karar verilmesi gerekeceği-
İtiraz yedi günlük yasal süreden sonra yapıldığından takibin kesinleştiği, davacı alacaklının itirazın kaldırılmasını istemekte hukuki yararının olmadığı, mahkemece bu nedenle itirazın kaldırılmasına ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Mirasçılar arasında mecburi takip arkadaşlığı bulunduğundan, , tüm mirasçıların takipte yer alması gerektiği-
İİK.nun 274. maddesinin uygulanması gereken maddeler arasında gösterdiği 63. maddesine göre, 18. maddede düzenlenen, aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder hükmünün ilamsız tahliye takibinde uygulanmaması gerekeceği, İcra mahkemesinin duruşma yapmasının zorunlu olduğu-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu borca itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 274. maddesine göre itirazın tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirilmesinin gerekeceği, icra dairesine yasal sürede başvurulması halinde borçlunun itirazının, itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davasında inceleneceği, şikayet yoluyla icra mahkemesinden takibin iptalinin istenemeyeceği-
Davacının (kiralayanın), noterlikçe re’sen düzenlenmiş veya tarih ve imzası tasdik edilmiş yahut ikrar olunmuş bir belgeye dayanmadıkça, takibe itiraz etmiş olması halinde, icra mahkemesinden, kiralananın tahliyesini isteyemeyeceği-
İcra İflas Yasası’nın 62/5 maddesi hükmü gereğince borçlunun takibin dayanağı senet (sözleşme) altındaki imzasını reddediyorsa bunu itirazında “ayrıca ve açıkça” beyan etmesi gerekeceği-
Borçlu kiracının, “tahliye taahhüdü” altındaki imzasına açıkça karşı çıkmaması halinde, tahliye taahhüdünün geçerli sayılacağı-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • kayıt gösteriliyor