Bir sanığın hükümden önce ölmesi halinde kamu davasının düşürülmesi yerine şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesinin ve diğer sanık yönünden ise; haciz tarihinin suç tarihi olduğu, suç tarihine göre müşteki vekilinin şikayetinin 3 aylık ve 1 yıllık süreler içerisinde olduğu anlaşıldığından, yargılamaya devam edilerek esasa ilişkin karar verilmesi gerekirken düşme kararı verilmesinin bozma nedeni olacağı -
Sermaye şirketlerinin iflasını istememe suçun oluşabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği- İflasın şartları bulunduğu takdirde şikayet süresinin buna göre tespiti gerektiği, vergi dairesinden varsa resen terk tarihi istenmeden,borçlu şirket hakkındaki kesinleşmiş icra takip dosyalarında bunlarla belirlenecek mevcut borçlarda getirtilerek, şirketin pasifine eklendikten sonra ticari defterler, bilançolar ve banka hesapları da esas alınarak karşılaştırılmalı bilirkişi incelemesi yaptırılıp, şikayet tarihi itibariyle şirketin iflasının istenmesi şartlarının oluşup oluşmadığı saptanıp, sonucuna göre hukuki durumunun tayinin gerketiği-
Ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edildiği, şikayet süresinde olduğundan işin esasına girilerek karar verilmesi gerektiği-
Sermaye şirketlerinin iflasını istememe suçun oluşabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği- Şikayet tarihindeki borçlu şirket yetkililerinin ticaret sicil müdürlüğünden sorularak tespit edilmesi ile ,bunun yanısıra borçlu şirkete ait tüm ticari defterler ile ticari defterlerin yanısıra banka hesapları üzerinde inceleme yapılması, ayrıca borçlu şirket hakkında kesinleşmiş icra takibi olup olmadığı hususu da araştırılarak, borçlu şirket hakkındaki kesinleşmiş icra takip dosyalarında bunlarla belirlenecek mevcut borçlar ile borçlu şirkete ait vergi borçları ,SGK borçları da dikkate alınarak şirketin pasifine eklenmesi suretiyle bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra, şikayet tarihi itibariyle şirket hakkında iflas şartlarının oluşup oluşmadığının bilirkişi raporu ile kesin olarak tespit edilip oluşacak sonuca hukuki durumunun tayini gerektiği-
Sanığın yetkilisi olduğu borçlu şirkete ödeme emrinin, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca tebliğ edilip kesinleştiği, şikayetin takip kesinleştikten sonra mahkemenin esasa girmek yerine şikayeti düşürmesinin bozma nedeni olacağı-
Borçlu şirketin en son tescil adresinde yapılan haciz işlemine, zabıta araştırması ve beyanname içeriklerine göre şikayet tarihinden geriye doğru 1 yıldan daha fazla bir süre önce ticareti terk ettiğinin anlaşılması karşısında İİK. mad. 347 uyarınca müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerektiği-
Sanığın üzerine atılı “Ticareti Usulüne Aykırı Terk Etme” suçunun takibinin şikayete bağlı suçlardan olduğu, suça konu olayda fiilin işlendiği tarihten itibaren 1 yıl geçtikten sonra şikayette bulunulması nedeniyle sanık hakkında şikayet hakkının düşürülmesi gerektiği-
Sanığın üzerine atılı “ticareti usulüne aykırı terk etmek” suçunun takibi şikayete bağlı olduğu- Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün yazısı ile borçlu şirketin 27.10.2014 tarihi itibariyle re'sen terk işleminin yapıldığının bildirildiği ve şikayetçi vekilinin İİK'nın 347. maddesinde düzenlenen fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıllık süreler geçtikten sonra 25.02.2016 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle sanık hakkında şikayet hakkının düşürülmesi gerektiği-
Ticareti usulüne aykırı terk etmek suçunun ve sermaye şirketinin iflasını istememek suçlarının takibinin şikayete bağlı olduğu- Şikâyet hakkının, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşeceği- Süresi geçtikten sonra yapılacak şikayet ile sanığın mahkumiyetine karar verilemeyeceği-
Ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edilemediği, takip kesinleşmeden şikayette bulunulduğu ve buna göre kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında açılan davanın "düşmesine" karar verilmesi gerektiği-