Tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi davalarında mülkiyet aktarımına neden olunmamasının gerekeceği-
Tapuda isim düzeltme davası ile tapuda yanlış tescil edilen hisse oranının düzeltilmesi birleştirilerek bir arada görülmüştür. Davalar arasında hukuki ve fiili bağlantı (irtibat) bulunmamaktadır. Birleştirilen davalar için toplanacak deliller ve uygulanacak usül hükümleri farklıdır. O halde davalar ayrılmalı, her birinin dava nedenine ve savunmaya göre bağımsız olarak, soruşturma yapılıp delilleri toplanmalı ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğine-
Tapu kaydında değişiklik gerektirecek nitelikteki isim ve soyadı tespitine ilişkin davada, nüfus kayıtlarından ayrı olarak araştırma yapılması ve taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılmak ve özellikle kadastro tutanaklarında adı geçen bilirkişilerden ve muhtardan bilgi alınmak suretiyle sonucuna göre hüküm kurulmasının gerekeceği-
Tapuda isim tashihi talebine ilişkin açılan davada, davayı açanın dava konusu üzerinde korunmaya değer hakkının bulunması gerekeceği–
Soyadı Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden önce ölen kişinin tapu kaydına soyadının yazılmasına karar verilemeyeceği–
Tapu maliki veya onun mirasçısı olmayanların «tapuda isim düzeltme» davası yönünden aktif dava ehliyetine sahip olmadıkları–
Kadastro tespiti sırasında tapuda yanlış yazılan ismin düzeltilebilecek olmasının, "isim düzeltme" için genel mahkemelerde dava açılmasına engel teşkil etmeyeceği–
«Tapuda isim düzeltme» davalarında, yetkili mahkemenin taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olduğu ve bu nevi davalarda mahkemece, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekeceği–
Tapuda yüzölçümü düzeltilmesi istemiyle açılan davada tapu maliki ile davacı arasında bağlantı kurulmamış olduğu takdirde, tapu kayıt maliki ile arasındaki irtibatı sağlayacak biçimdeki veraset ilamını ibraz etmesi için davacıya önel verilmesi ve bu hukuki bağlantı kurulduktan sonra işin esasına girilmesi gerekeceği–