Türk Hukuk sisteminde ev başkanının sorumluluğu kusura dayanamayacağı- Ev başkanının sorumluluğunun ilk şartının, gözetime muhtaç bir aile üyesinin zararlı bir davranışta bulunması olduğu; zararlı davranışın olumlu hareketlerle olabileceği gibi olumsuz hareketlerle de yaratılabileceği- Olumsuz davranışın, başkasını zarardan korumak için bir harekette bulunmak yükümlülüğünün mevcut olmasına rağmen böyle bir davranışta bulunulmadığı zaman söz konusu olduğu- MK. m. 369/1 'in uygulanabilmesi için herşeyden önce ortada bir zararın bulunması gerektiği- Ev başkanının kendine düşen özen ve gözetim görevini yerine getirip getirmediği, zarar verici somut olayın özelliklerine göre belirlenmesi gerektiği- Ev başkanının alışılmış şekilde durum ve koşulların gerektirdiği dikkatle gözetim altında bulundurduğunu veya bu dikkat ve özeni gösterseydi dahi zararın meydana gelmesini engelleyemeyeceğini ispat etmedikçe, ev halkından olan küçüğün ve sayılan diğer kişilerin verdiği zarardan sorumlu olacağı- Davalının oğlunun kiralanan aracı kullanmak istediği, davacının da kullanmasına müsaade ettiği anlaşılmaktadır. Olayın özelliği dikkate alındığında; ehliyeti olmayan ve yaşı itibariyle trafikte araç kullanmasına yasal imkan bulunmayan küçüğün mevcut eylemi gerçekleştirmesinde, davalı babanın ev başkanı sıfatıyla zarar verici olayın gerekli kıldığı tedbirleri almadığı görülmektedir. Bu yönüyle davalı babanın kusursuz sorumluluğu olduğu belirleneceği-

Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya ...