İmar uygulaması öncesi davalılara ait olduğu belirtilen 4815 parsel sayılı taşınmazda bulunan yapının davaya konu 4812 parsel sayılı taşınmaza 186m² taşkın olduğu, imar uygulaması sonucunda da taşınmazların 239 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlar olduğu, bu defa 2 parsel sayılı taşınmazın dava dışı kişiler ile birlikte davacılar mirasbırakanları adına elbirliği hükümlerine tabi olarak tescil edildiği, davaya konu evin 1 parsel sayılı taşınmazda bulunduğu ancak taşınmazda yine elbirliği hükümlerine tabi olarak davacılar ile birlikte davalının da paydaş olduğu ve taşınmazda bulunan yapının davacılara ait 2 parsel sayılı taşınmaza taşkın olduğu anlaşıldığından, davalı tarafından inşa edilen yapının, imar uygulaması öncesinde de imardan sonra da davacıların paydaş olduğu taşınmaza taştığı gözetilerek taşan kısım için davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken tecavüzlü kısmın küçük bir alanı kaplaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. Davacılar, malik ...