Taraflar arasındaki hizmet sözleşmelerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada; davacı şirket ile davalı arasında 2003 yılı itibari ile yatırım hesabı açılmasına ve işletilmesine dair genel şartlar sözleşmesi ve ekleri ile 22.07.2014 tarihli türev ve forward işlemlere dair yetki sözleşmesi imzalanması ve bu sözleşmeler çerçevesinde davalının, davacı şirket aracılığıyla yatırım işlemlerini gerçekleştirdiği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, davacı firmanın bir aracı kurum niteliğinde olduğu, kurum merkezinin İsviçre ülkesinin Cenevre şehrinde olduğu, Türkiye'de şubesinin bulunmadığı, sözleşmenin Cenevre'de imzalanmış olması nedeniyle 01.07.2014 tarihinde yürürlüğe giren tebliğin kapsamı dışında kaldığı ve SPK hükümlerine tabi olmayacağı, türev yatırım araçlarının, belli bir varlığın gelecekte oluşacak fiyat ve miktar üzerinden alma ya da satma hakkı verdiği, klasik yatırım araçlarının aksine özünde belirsizlik riski taşıdığı, işlemlerin yabancı para ile yapılması halinde kur riski de söz konusu olacağından kaldıraç riski nedeniyle öngörülemeyecek şekilde kar etme veya ana paranında üzerinde zarar etme olasılığının mevcut olduğu, taraflar arasındaki sözleşmeye göre kontrat emirlerinin e-mail, faks veya telgraf yolu ile iletileceğinin belirtildiği, davacının teminat tamamlama isteğine davalının 14.12.2014 tarihinde 150.000,00 USD yatırmasının bu işleme icazet verdiği anlamını taşıdığı, bu tarihte davalının portföyünde zararı olmadığı, para göndermesi için bir nedenin de olamayacağı, davalının daha önce uzun süre işlemler yapmasının da icazet verildiğini teyit anlamına geldiği, brent petrol beklentileri üzerine yapılmış olan bu kaldıraçlı işlemde piyasada fiyatların beklenmedik şekilde düşmesi üzerine davalının pozisyonda kalarak zarar ettiği, bu işlemler nedeniyle davalının davacıya 407.619,18 USD borçlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 407.619,18 USD’nin 31.03.2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın 4/a maddesi gereğince dolar cinsinden dövize uygulanacak faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verileceği-
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan ...