Davalı borçlu hakkındaki kambiyo senedine dayalı olarak takip yapıldığı, davalı borçlunun yetkilisi bulunduğu şirket ile davacı arasındaki fatura tarihlerine göre dava konusu tasarrufun, taraflar arasındaki ticari ilişkinin doğumundan sonra gerçekleştiği, davalı borçlu hakkında yapılan haciz işlemlerine göre borçlunun aciz halinde olduğu, davalıların anne-oğul olup akrabalık durumu sabit olduğu gibi taşınmazın bilirkişi aracılığıyla tespit olunan tasarruf tarihindeki rayiç değeri ile akit tablosundaki bedel arasında fahiş fark bulunduğu sabit olduğundan mahkemece İİK. mad. 278 gereğince tasarrufun iptaline ilişkin davanın kabulünün isabetli olduğu-

Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davalı A. A. tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine heyetçe yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkiline olan borcu nedeniyle H.A . ...