İptali istenen tasarrufun yapıldığı tarihte davacının doğmuş bir alacağının bulunmadığı, davacı ile davalı borçlu arasında Bulgaristan’da 1997 yılında yapılan özelleştirme sonucu satın alınan şirket hisseleri nedeniyle kurulu bulunan ortaklığın, alacak borç ilişkisinin temeli olarak değerlendirilemeyeceği, tasarrufa konu taşınmaz üzerinde davacı lehine oluşturulan ipoteğin, daha sonra davacının talebi üzerine terkin edildiğinin anlaşılmış olması karşısında, taşınmazın devrine ilişkin tasarrufun muvazaa iddiasıyla iptalinin istenebilme olanağının bulunmadığı-

Taraflar arasındaki  “tasarrufun iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bakırköy 9.Asliye Hukuk Mahkemesince  davanın reddine dair verilen 9.3.2005 gün ve 205/51 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Y ...