983.373,00 TL alacak 2 bonoya dayalı başlatılan icra takibinde, borçlular takip günü ödeme emrini tebliğ alıp sürelerden feragat ederek takibi kesinleştirmişse de, bu durumun takibin muvazaalı olması için yeterli görülmediği, tasarrufun iptali davası açılmadan önce, borçlunun verdiği şikayet dilekçesi "üçüncü kişinin tefecilik yaptığını" belirterek davalı üçüncü kişiyi şikayet ettiği, Cumhuriyet Savcılığınca yapılan soruşturma sonucu takipsizlik kararı verildiği, soruşturma sırasında alınan ifadesinde,  "...peyder pey paralar aldığını, bir kısmını ödediğini, bir kısmını ödemediğini, paraların yüksek faizle verildiğini" ileri sürdüğü, davalı üçüncü kişinin ise "borçlu ile gayri resmi ortak olarak inşaat işi yaptıklarını, borçlunun alınan ihaleleri bitiremeyince kendisinin bitirmek zorunda kaldığını, daha sonra borcunu ödeyecek gücü olmadığı için takip konusu çekleri verdiğini ve takibi kesinleştirdiğini" belirttiği, neticede, her iki tarafın açıklamalarından, aralarında bir alacak-borç ilişki olduğu, takibin muvazaalı olarak gerçekleşmediği-

Taraflar arasında görülen tasarrufun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesinin 25.10.20 ...