Davacının kızı ile davalının evlilik birliklerinin devam etmesine karşın ayrı yaşadıkları, müşterek çocuğun anne yanında kaldığı, ancak annenin intihar etmek suretiyle hayatına son verdiği, davacı dedenin ise kızının vefatından sonra torununa baktığı ve çocuğun tüm tedavisi ile ilgilendiği, bir süre sonra da çocuğun babası olan davalının asker olduğunu ve çocuğa çalıştığı bölgede bakmasının güç bulunduğunu belirterek dava açtığı gözetildiğinde, küçük ile davalı baba arasında menfaat çatışmasının bulunduğu ve buna göre küçüğü davada temsil etmek üzere kayyım atanması için (TMK. mad. 426/2) yetkili vesayet makamına ihbarda bulunulması, atanacak kayyımın duruşmaya çağrılması gerektiği-

Taraflar arasındaki asıl davada “çocuğun babada olan velayetinin kaldırılarak küçüğün vesayetinin dedeye verilmesi”; birleşen davada “dede ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Kayseri 4. Aile Mahkem ...