KGF ile davacı banka arasındaki ilişkinin TBK m. 583'deki müteselsil kefalet ilişkisinden farklılık taşıdığı, protokol ve anılan özel düzenlemelere tabi olduğu, bu hükümler karşısında Kredi Garanti Fonu A.Ş. tarafından yapılan kefalet ödemesi bulunması halinde, kredi veren bankanın icra takibine devam ederek tahsil ettiği bedelden tazmin edilen kefalet miktarını Kredi Garanti Fonu A.Ş.'ye aktaracağı, bu durumda bankaca KGF kefaleti ile verilen kredinin takip ve tahsili için işlemler yapılmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, kefaletin geçerli şekilde kurulduğu, hesabın kat edildiği, kefalet sözleşmesinde iptali gerektirir bir genel işlem koşulunun bulunmadığı, davalının kefaletinin doğmuş ve doğacak kredi borçlarını kapsadığının kefalet beyanında belirtildiği, davalının kefaleti ile kullandırılan kredinin tamamen ödenerek sona erdirildiği, yeni teminatlar alınarak borçlu şirkete yeniden kredi kullandırıldığı, bu kapsamda kefaletin sona erdiğinin usulüne uygun delillerle kanıtlanmadığı, davalının istinafa başvurusundan sonra sunduğu dilekçede bu yöne ilişkin olarak ileri sürülen soyut beyanların dikkate alınamayacağı, takip konusu borcun geçerli şekilde düzenlenmiş olan kefalet sözleşmesinin kapsamında kaldığı-

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı M. Alp Adıgüzel vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi t ...