Davacı-davalı kocanın güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, geçim ve bakım yükümlülüğü ile ilgili birlik görevlerini yerine getirmediği, eşinin ortak konutta olduğu sırada konutun kapısını kilitlemek suretiyle kişisel özgürlüğünü sınırlamaya çalıştığı; bu olaylar sonrasında, davalı-davacı kadının ortak konuttan ayrılmak durumunda kaldığı ve davacı-davalı kocanın bu şekilde gerçekleşen ayrı yaşama durumu devam ederken, eşine TMK. 164.maddesi uyarınca "terk ihtarı" tebliği ettiği, davacı-davalı kocanın, gerek ihtar öncesi, gerekse ihtar sonrasındaki davranışlarında, kocanın gerçekte barışma, birlikte yaşama iradesiyle hareket etmediği, salt boşanmayı sağlamak için terk ihtarı çektiği, bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumayıp(TMK.md.2/2), kocanın terk ihtarının sonuç doğurmayacağı-

Taraflar arasındaki "boşanma" ve "birleşen boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen .... hüküm, taraflarca; kendi boşanma davaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Yapılan tahkik ...