Söz konusu taşınmazın davacı tarafından K.D.'ye resmi senet ile "yeniden üzerine kat ilave etmemek ve mevcut durumdan daha fazla yükseltmemek" kaydıyla satıldığı- Resmi senette yer alan bu husus başlangıçta tapu kütüğünün hak ve mükellefiyetler sütununa şerh edilmemiş ise de davacının açmış olduğu davanın sonucunda tapu kütüğünün beyanlar hanesine şerh konulmasına karar verildiği ve tapuya da tescil edildiği- Kayıt maliki olan K.D.'nin satış yoluyla taşınmazı devrettiği oğlu olan davalı E.D. bu hususu bilen ya da bilmesi gereken kişi konumunda olduğu- İnşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 05.11.2013 tarihli raporda, dava konusu taşınmaz üzerindeki binanın su basmanı kotunda 20-30 cm kadar bir yükselme olduğu, yeni bir çatı sisteminin imal edildiği, bu çalışma ile yapının dış yüksekliğinin arttırıldığı saptanmış ancak davalı tarafından yapılan inşaatın irtifak hakkına aykırılık teşkil eden ve yıkılması gereken kısmı belirlenmediğinden, mahallinde yeniden keşif yapılarak dava konusu taşınmazın tapu kaydına da şerh verilen irtifak hakkına aykırı şekilde yükseltilen kısmı bilirkişi vasıtasıyla infaza elverişli şekilde tespit edilerek yıkımına karar verilmesi gerektiği-
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08.04.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vek ...